Beni hep bu makaraya mı saracaksın
Bu mısralara mı gömüleceğim
Adam gibi bir şiir yazamayacak mıyım
Leyla’yı şirin’i zin’i kıskandıracak
Mecnun’lu fe4rhat’lı mem’lı sayfalara
Aşkı yazmak baharı ısmarlamak istiyorum
Belki bir gün sana koşarken
Son bir kez olur
Ya da dönerim diye vedalaşırken
“Görüşmek üzere” derken
Belki o veda son veda imiş de haberimiz yokmuş
Gidiş o gidiş olur kim bilir
Kır çiçeği misali sert iklimlerdesin
Çölde kum fırtınasında kapanmış bir kuyuda
Uzağımda yakınımda varımda hem yokumda
Sen benım en sevda halimsin zemherideki bahar umudu
En leyla’msın mecnun’un olamasam da
Afrika’da akbabaların pençesinde ki bir çocuk
Ertelenmiş bir hayattan geliyorum
Baharları var yaşanmamış
Umutları durur paslı bir çivide
Asılı kalmış yıkık bir duvarın nemli yüzünde
Bir kuş kanat çırpmakta
Göğsümün sol kafesinde
Asırların izlediği
İnsanlığın özlediği
Namertlerin gizlediği insanlığı
Görmeden göremeden gidiyorum
Yüreklerin gittiği
Ömürlerin bittiği
Bak oğlum beni özlemiş
Duydun mu sağır duvar
Bensiz yaşamı sevmemiş
Gördün mü kör duvar
Köhne kışlar kalkmış
kahretsin
yine sen vardın dün akşam hayallerimde
yazdığım şiirler hep seni haykırıyorgözlerimden sen damlıyordun
yanaklarımdan usul usul
okuduğum şarkılar seni söylüyordu
okuyordu beste beste
Ağlarken de bakabilirim ben sana
Yüreğinin en uzak noktası da yeter bana
Bir telefon ehizesi kadar yakın olsan da
İnadına uzaklaşan telefon direkleri kadar uzak olsan da
Güneşin yanında bir yıldız kadar ışığın da yeter bana
Kayıp gitti zaman
Göz göre göre
Gözümüzün önünde
Hikaye etti sıcacık yaşantımızı
Çevirdi mutluluğumuzu
Bıraktı albümlerde
Seviyesizlikler en üst seviyede
Gitgide ötekileştiriliyorum
Edepsizliğin kucağına itilir oldum
Kahpe kahkahalarla
Kancık hikayeler yazılır bana
Şiirler hasta
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!