Gitmeseydin ellere, bir ömür benimle kalsaydın.
Sen açmayı bilmedin.
Gönül bağımda tek tomurcuk olarak kaldın.
Neden söyle neden?
Sevmeyi hiç denemedin. Açsaydın her çiçek gibi.
Anlasaydın seveni seven gibi,
Günler, günleri takip ediyor.
Aylar, yıllar akıp gidiyor.
Tek bir şey değişmiyor.
Kalbim seni ve seni unutamıyor.
Sana kolay gelebilir.
İnsanın kalbi, en çok canının yandığı yerde atarmış!
Oysaki benim ki hep yerinde atıyor...
Aydın Gürz
ne çok özlemişim seni
şimdi dağının eteğinde
sigara içmek
kavak ağaçlarının gölgesinde
düşler kurmak
inip nehrinin kenarına
sende varsın
hecelerin içinde
şiir olup düşüyorsun
gecelerin içinde
hayatta var
şiirde aşkta
Senin gönlümdeki yerin.
İnan ki bana çok derin.
Giderken son bir kez görün.
Öyle git gittiğin yere.
Biliyorum gitmelisin.
" Üzülme! '' der Mevlana... ve devam eder.. " Kaybettiğin her şey başka bir surette geri döner." - aydın ' da der ki ' ''dönmeyecek şeyse ruhların değişimidir. asıl suretten bir kopyasına alır gider gibi gider ruh... sadece ortada yaratılan SAHİPSİZ bir siluet kalır (Aydın Gürz) "
Ben seni senden bile çok sevmiştim.
Bütün olmayacak şeyleri yapmıştım.
Oysa ki ben seni nasıl sevmiştim.
Bir hayır’la bitirdin her şeyi sen.
Ne olurdu bir evet desen.
Nehir ekmek için,
Ufak bir zaman bekler.
Bir gün doğmak için güneş
Bir gece bekler.
Yağmak için kar mevsimleri bekler.
Bir aşık var ki
Üzerinde gittiğim talihsiz gemi.
Tüter dumanı ama yoktur yelkeni.
Sessizce gidip de, üzerler seveni.
Yalan, dolan bu acımasız dünya da.
Doğrular bile doğruya hasret kalmış.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!