bir gün gelir degişir,yaprakların yeşili,
mevsimler kalmaz bahar,kış kapıya dayanır.
gözlerdeki ışıklar,gece olur aniden,
kimse olmaz yanında, tek başına kalırsın.
anlındaki, çizgiler,yol olur hayatına,
erdimi göklere başın,
bu sevdaya kaş çatışın.
yanan ateşe suatışın,
bitirince ne kazandın.
bıçaksırtı ince yolda,
sevgili var yar kolunda.
yedi kat yerin dibindeyim,
ahdım var, bedduam sana,
gün yüzüne çıkmıyor gözyaşlarım,
ortak oluyorlar bana.
söz vermiştin unuttun mu,
akşam güneşinin kızıl lekeleri
hüznünü saklıyordu yürekte aşkın.
soyundum aşkından dönmemecesine,
bilendim,ışıklı gözyaşlarımla.
acılar, yolumu buldurur bana,
çığlıklarım bıçak gibi
yırtarken semayı.
boşluğun korkunç uçurumlarına,
sessizce yuvarlanırken.
ateş damlalarına inat,
gözyaşlarım kavururken toprağı,
seninle daha öncede oturmuştuk
kıskanmıştım merdiveneri.
ateş böceklerinin ışıklarını,
kumsalda yürürken çakıltaşlarını.
kıskanmıştım.
sende önce dogan güneşi,
neydi dünlerimiz
neler yaşamıştık.
gözlerimin önünde
film karesi gibi tek,tek,
ben sonsuz bir yoklugun içinde,
buzdan bir tuneldeydim, sanki.
o ela gözlerine
yandı kehribar yürek.
açıldı gönül gözü,
gördü nilüfer tahti,
açılıp kapanan dudak,
yürege işledi bak.
saltanatlar sona erer
yıkılır taht ile tac,
alt üst olur dünya
adeta alay ederek
karşı durur
mezar taşı.
çocuk yaşı oniki
belki de ancak onüç.
gözleri hep çeperli,
elinde ekmek dilimi.
hala çocuk o,çocuk,
ip atlayan çocuk o.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!