seni ilk soluduğum andı
benim yok oluşumun habercisi
hücre hücre
yerleştin bedenime
aynada ki aksimin
dudağının kıvrımı bile
Aynı yöne bakmıyor mu
Gözlerimiz
Birbirine değmeyecek mi
Aynı maviye hasret sandığım
Bakışlar
Geceyi mühürledi
Düşen takvim yaprağının gizli sesleri
Uyku dolanmış yüzüne
Çarptılar birer birer
Başlamıştı geçit töreni
'Sırayla' dercesine
Bu gece farklı diğerlerinden.
Yine karanlık da
Sanki daha bir soğuk.
Yoksa daha mı derin?
Daha da mı uzun?
Off yaa
Ağlamakmış acımasız açlığın alkışları
Ağdalı ayazın avuçlardaki arsızlığının adakları
Ağızda avu acısınca allandı da ağrı
Ahh adanmışlığıma aldırmadın
Berrak bakışlar buğulandı bencileyin
Sen varya sen
Beni benimle savaştırıyorsun
Bir yanımla yanarken
Volkana düşmüş gibi
Diğer yanımı buzla dağlıyorsun
Kehribar sarısıydı dün gece
Yakalanmışlık acıdıkça
Can sıçradı yatağından
İnce bir ayrıntıdan sıyrıldı iki beyaz martı
Geceye ışıktı
Keşmekeşe aydınlık
Ve iki uzak köşeden sesleri çıktı
Sabaha müjdeydi çığlıkları
Gözümden gitmiyor o vurgun duruşun
İçimden sökülürken feryat
Deniz şaha kalkıyor
Her bakışınla delerken bin vuruşun
Saklımdasın ama
Giden gemiler gittiğine pişman
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!