İlk miydi bu
İlkti
Bebek gibiydim sarkarken bakışlarından
Nasıl da okşamıştı en çocuk oluşumu
Tanımıyordum
Hep rüyalar görüyorum.
Güzel bir aşk sarmış her yanımı.
Sen varsın gözlerimde
Ve içimde ve sesimde
Ve bütün yollarımın
Senden geçtiği rüyalarla
Çiy tanelerine bezeli
Masum papatya çiçeği
Canlanırken çiylerle
Dalından kopup
Suya düşse
Kalır mı
Gecelerce elde tutulan hatıralar
Kırış buruş sayfalarca uzanır karanlığa
Kulanılmaktan emekli olması gerekirken
Özlemlere tanık olsun diyedir esareti
Yürek hıçkırır
An geldi
Şansıma düşen fırtınaydı
An geldi
Gece kıvrım kıvrım dolandı kuytuları
Tam göbeğime kuruldu sancıları
Ne tutabildim ne atabildim
Tam da sarılmışken unutmanın tebessümlü haline
Sayfayı bembeyaz yapacakken tam
Kıyılarıma güneş vurmuş
Sıcaklıkla hayallerim kendinden geçmiş
Yarasalarım yerini martılara terk etmişken
Nerden geldi yine özlem giyinmiş hüzün gözlerimin beyazına
Kahve telvesinde buldum az çnce seni
Yüzün sanki ellerinin arasında be sevdiğim
Artık fallardan da mı bakmıyorsun bana
Tadın buruk
Sözlerin savruk
öyle zamanlar çizdin ki avuçlarıma
Bir yaprak
Dünü yitirişleri sırtlanıp
Atıldı savruldu
Bin soluk saklıydı kıvrımlarına
Oysaki küçücük ve solgundu
konuş dinlesin seni yanan dudaklarım
çığlıklarımla erişsin sana bakışlarım
susmaz gözümün kanat çırpışları unutma
keşke aşkla değebilsen sen de adıma
yüreğimin köşesinden ardına b/akmadan döndün
Yaz günü kuruluğunda
Yağışsız ıslanıp
İliklere ilerleyen ayazla donmak
Hatta güneşsiz yanmak
Bütün perdeler kapalıyken
Apaydınlık düşlü bir odada
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!