Zaman gece yarısını geçiyor
hüzünler yağıyor kimsesizliğime
insanlar geçiyor buğulanan gözlerimin ardından
Telaşla
Her adım atışımda astıma kesmiş kentin nefesi işliyor içime
Bırakma tut gözlerimden düşeceğim
Vakit şairin dediği vakittir
Gün o gündür ‘mezardan çıkmanın
Derin uykulardan’ uyanmanın günü
Alışkanlıklarını bırakmanın günü
Önce yoksulluğa alıştırdılar seni
Terörle yaşamaya
Çocukluğumda büyüyen düşlerdeyim
Heyecanla beklerdim hatırlasana
Alıştım uykusuzluklara karanlıklara
Ellerim çıkmaz cebimden korkarım
Yüreğimi çıkarır pencerene atarım
Şiirim i kaybeder hep ağlardım
Alışkanlıklarımız var hayatta
Alıştıra alıştıra söyleyelim
Küçüklükten alıştıralım,
Zorlanmasın diye…
Alışkanlıkların gizli öznesi mecburiyetmi?
İstemediğimiz halde kabul etmek mi?
Bir yarım vedadır dudaklarımda kalan hüzün,
Kavuşmalarım mutluluğa dönerken
Bir dinamit şiddetiyle sarsılıyor yüreğim.
Kavuşurken sarmaya çalıştığım yaralar
Veda ederken tekrar kanayacak biliyorum.
Parçalanmış bir ruh hali saracak bütün bedenimi
Bir şaşkın anımda buldum seni
Farklıydın
Efsanelerde ki tanrıçaların parçalarından yapılmıştın
Işıl ışıldın
Çok geçmeden taptım sana
Susamıştım insana, güzele ve aşka
Mahpus oldu umutlar
Firari düşlerdeyim
Tünele sıkışmış göçüklerdeyim
Vur emri yazılmış zabıtlardayım
Tarifsiz duygular sarar bedenimi
Hücre hücre olmuş düşlerim
Olmasaydı böyle
Dalgaların önünde oturup
Sana şiirler okuyabilirdim
Anlatırdım ne kadar sevdiğimi sana
Gözlerinin derinliklerinde kalabilirdim
Ortak düşlerimiz hayallerimiz olabilirdi
Sana geleceğim Munzur
Ateş yakacağım doruklarında
Sevda türküleri söyleyeceğim
Yağan karlardan gizle
Kucakla beni
Kararan yüreğime ışık
Ben ki gökyüzünde asılı kalmış
Bir masal
Ulaşılmaz iklimlere sürgünüm
Gözlerinden sevgi sızan
O küçük çocuğum hala
Uçan düşlerim oluyor
Gönül dostu...şiir sevdalısı...kaleminiz gamdan eğilmesin.şiirlerinizi keyifle...hayatın tadının kokusunu alarak okudum...selam ve sevgiyle...
Şiirinizdeki Sigara yanıgı ve diken çizikleri kısımları çok güzeldi. yüreginize saglık.