küçücük bir kuş buldum
bembeyaz tüylü mahzun
ormanın bir köşesinde
kendi kendin şarkı söylüyordu
sevindi beni görünce
okşadım tüylerini
bilim belli ki bizim belleğimiz
bebekken başlar benliğimiz
boşadır bizim beklediğimiz
başarı boynumuzda birikimimiz...
bir bilmeceydi gecenin rafları
rüyamın fırınında
günün entrikaları elimi yaktı
toka yapmıştım lambalarla
hepsi bırakıp kaçtı
umut doluydu geceler
Ne çöl bilirdik ne kuraklık
Gönül deryanda ilk damlaydık
Bir damla gözyaşında
Ömre tırmanan
Zamanda ustaydık
bozkırın kış hıçkırıklarında
semaya dilendik
yüzünü göstersin diye güzellik
kaval nağmeleri yoldaştı
rüzgarın rotasında
kulaklarımda misafirdi
adımı yazıyor çekirgeler
çorak umutlarıma
tutan yok ellerimden
mahkumum haketmediğim açlığa
bahis oyununda topraklar
penceremde tozlanmış bahar
Türkün kaybedecek zamanı yoktur
Ata düşünür
Türkün marifeti çoktur
Türke ne yakışır
Türk gibi yaşamak
Sonsuza dek
dağlar yorgun
sırtlarında bulutlar
avuçlarında yağmur soğukluğu
bahar sarısı çiğdemler
kar beyazı papatyalar
hüzün bakışlı oldular
yine darmadağınım
sabah bırakılmış yataklar gibi
camlarda hüzünden izler
ayakkabım bile soğumuş benden
yine darmadağınım
beni toplayacak tamirci bulamadım
dikti başları ölüme direnecek kadar
ıslanmıştı başakları yıkanmışcasına
alevliydi esrar perdesi günaha girecekti sırlar
şimşek bakışlarında korkuluk masalları
nimet beşiğinde bereketti sallananlar...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!