Sadece merhametin kucağında yalnızdık
oysa;
İki kişiliktir insan. Yalnızken başka, seninle başka...
Ya şimdi
Elinin hamuruna yüzümü döküyorum
Yoğuran başka, ya yoğrulan!
İzafi kalmasın, serilsin gözlere haklı bir neden
Arkanda; dağ gibi yığdığın sırra kadem
Düşlerin süngersi ve ateşe açık, akıl süzgecinden
Harmanlı bir tütün gibi dudak ucunda
Söz olmasın, bakıştan uzak keyif çatılan
İkinci bir ihtimal verilmeyecek.
ve ufku yerden ayıran dal
hayatın anası, şevk-i baharın canı
senindir öğesi gökyüzüne uzanan
kudretli, bu iki yaprak..
ve merhamet etmeye koşul
İlgilenmiyorum; ülke meseleleriyle
Kanaatim yok, sormam ki kendime
Onca pisliğe batmış bu yalap, şalap
Ahlaksızlığa ödenen primlerin nesi
Nesi dönmüş millete, mutlu varmı ki?
Bir bakış yetebilir şu asil sevdalara
Hüviyeti yüksek makamın sevişleri başkadır.
Gözler kum dökmez mezarlarına aşkın
Mesela tehdide girmez hiç bir ayrılık.
İllegal yükselişlerine mevzu son derece yüksek
Fiyakalı sokakların o lüks semtlerinde
Hiç bir ümit bırakmıyorsa
Sonu gelmiştir işinin.
Sanma ki o kurtuluş sana
Hatırına sayılacak tek bir dişinin.
Hani helgiri dolduran sığmazdı içe!
Sen neleri içledin
İnan, benim için değil, seni ve geçmişini ve geleceğini yaratan için!
Toprağa hayat veren hakikat ve gözüne serilen kâinat için inan!
Allah aşkı ve peygamber sevgisi için, bir an bile! Ne olur, sakın;
Bir an kadar şüpheye düşme! Sana olan destursuz aşkıma inan.
Yakınım sana anlayamadığın dilden ve cümle kâinatın sesinden daha çok
Koridorlarım uğultulu
Göğse vuran kavgam var!
Boğazım düğümlü zincirlere
Gözlerim çizik!
Kulağı doldurmuş faili bir ses
Bir feryat var içerde
Kapanır içime dünyanın şehirleri
Çok basit; her şeye inadım, inat.
Batırırım yıldızları sazlık bir dereye
Güneşi yuvarlarım misket çukurlarına.
Aksiyim ama yakışıklı bir beden içinde
Çok yaktım goncalarını gelinlik kızların
İn, dedi. İndin
karanlık için yüzüne bakıp
tam bir teslimiyet hakim
hakir bütün işler için
önce içine
sonra yatağına
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!