Senin olduğun yerdi şahane,
Terk edip gidince kaldı köhne,
Güzellik göz alıcı daha ne,
Bulursun etrafında pervane.
Peygamber buyuruyor, atiye yol bulacak,
“O şehir ne güzeldir, bir gün fetih olacak”.
Duvağı nazlı şehir, cennetin bir köşesi,
Hadîse mazhar olmuş beldeyi tayyibesi.
Bir tepeden bir tepeye gitmekte zorlanıyor kul,
Hadise mahzar olmuşsun, ecdada olmuşsun okul
Asya’dan geldin, baş olmak için Avrupa’ya sokul
Heybetli yedi tepede sefa sürersin İstanbul.
Osmanlı diyarı şehir alimlere mekan olmuş,
Aşık olacaksak birbirimize,
Bir maden gibi,
Uç uça lehim olup kaynaşalım.
Hayatı paylaşırsak ikimize,
Bir dane gibi,
Hak'kın nuru var gözünde sürmeler çekilmiş
Sırtında ipek boynuna inciler dizilmiş
Cennet senin ayağının altına serilmiş
Dünya nimetinin sebebi sensin be anam.
Elif lam mim okunarak konmuş senin adın
Denizden esiyor yine küf,
Bilinmiyor solculukta püf,
Anadolu’da bilinen örf,
Hû çeken derviştedir lütuf,
Yunus Emre solcuymuş tuhaf.
Ey kulum gecenin karanlığını
Yırtarak açıyorum rahmet kapılarını
İstifade etmek dilersen hayırlısını
At artık üstündeki gaflet uykularını.
Benimle olmak için en güzeli zamanın
Aktı zaman,daraldı süre,
Otobüsün kalkmak üzere,
Umurunda olmasın çevre,
Döne, döne sarıl bir daha.
Kollarını dola boynuna,
Cehaletten kurtulup marifet yüklenelim
Akıl, mantık içinde hisleri terkedelim
Tebliğe hazır olup ümitle beklenelim
Bir yol bulup çıkalım dünyanın zevklerinden.
Deryada boğuluyor şöhrete yenik düşen
Acı Patlıcanı Kırağı Çalmaz
Ahmaksa, Hayattan Dersini Almaz
Kimse Kazanmadı Gönül Kırmayla
İnsan Seven Olur, Gönül Kırılmaz
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!