Fânilik çölünün yolcusu,
Her türlü belanın,
Çile hanesi!
Üzüntü kalbinin hazinesi,
Kırık kalplerin,
Kaza ve kaderi!
Bela ülkesinin yolcusu,
Celal sahibi,
Yaratan'ın sevgilisi,
Dostluk mesnedinde,
Şeref ve helallik! ..
Kim demiş sevmek bir suç, sevişmek büyük günah,
Çekmektense her gün ah, bu günahı işlerim,
Sevgi sevda bir lutuf, kim derse desin günah,
Çekmektense her gün ah, bu günahı işlerim.
Sevgi saygı aşk da var, insanın mayasında,
Asırlar öncesinden, sürüp gelen ünün var,
İnsuyu mağarası, susuz handa dünün var,
Yürü ozanım yürü, İnsuyunda günü var,
Şiir şiir ses verir, şairlerin Burdur’um.
Düğün dernek olunca, çekme etler ocaktan,
Küçük yaşta çıktı, yeşil Burdur ilinden,
Kim uzatmışsa tuttu, yad yabancı elinden,
İncitmedi kimseyi, incinmedi dilinden,
Daha ne yapacaktı, üstad İsa Kayacan.
Uzatılan bardağı, bal şerbeti doldurdu,
SEN MİSİN?
Sevda kurşunu ile
Yaralanan yüreğe,
Merhem saran sen misin?
Gönlün sevgi tasında,
Ateş düşürdün kalbe, yürekleri korladın,
Kimseye ilenmedim, ama beni zorladın,
İkisi birden aksın, gözün çıksın bakam
Cehennem yaksın seni, çile çekte yatama.
Mayın döşedin yola, cehenneme döndürdün,
En şerefli varlık, insanı tanı,
İnsanı insan yapan, onda vicdanı,
Yüreğinde sevgi, asildi kanı,
Bir lokma ekmeği, bölüşen gördük.
Ar dedik yar dedik, namus var dedik,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!