Geçme namert köprüsünden, su çıksa da boyuna
Çobansızsa sürüler, kurt saldırır koyuna
Sakın düşme gaflete, hazırlığın tam olsun
Pusudaki düşmanların, getirirler oyuna
Müslümanlar perişan, tüm ümitler sendedir
Bulanık su, su aktıkça durulur
İnsanoğlu, yürüdükçe yorulur
Sakın yapma, her aklına geleni
Bir gün gelir, hesapları sorulur
Yetim malı, yeme kalır boğazda
Ferhat gibi azmedersen
Sende dağları, delersin
Düşmandan beklenir, çelme
Dost çelerse, sendelersin
Yanlış olan, nedir oysa
Güzel seven, alışmalı nazına
Değer verir, âşık olan sazına
Dolaştım, yâr diye, dokuz vilayet
Gönül verdik, bir muhacir kızına
Konuşunca, çok konuştun, sus dedi
NE DEMELİ
Herkes olmuş allâme, senden fazla biliyor
Her yazdığı yalandır, yazıp yazıp siliyor
Arsızlığı sıradan, olur, olmaz gülüyor
Böylesine selam verip, selamı da alamam
NE ETMELİ
Geçenlerde, biri varmış uçmaya
Desteklemiş, taraf olmuş saçmaya
Devam etmiş mahremini açmaya
NEFSİNE YENİLME!
Nefis her nimetten, istiyor hisse
Vareste değildir, nefisten kimse
Yemek, içmek değil, ister de sükse
İşte böyle bir şey, nefis dediğin
NE GÜNLERE KALDIK
Kedi ve köpekler, aile ferdi
Hayvanı severler, hayvandır derdi
İnsanı düşünmez, insanın perti
Ne günlere kaldık, âhir zaman mı
Kol kırılır, yen içinde
Can saklanır, ten içinde
Bir ben vardır, ben içinde
Nefis vardır, en içinde
NELER OLDU NELER
Kimileri unutmuş, belli dokuz eylülü
Sözde müslüman ülke, bilmeyen çok gusülü
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!