balıkları yarıştırıyorum
kimi evine gidiyor
kimi yem olmaya büyük balığa
kim bilir hangisi bir ırmaktan derin bir su içti
kana kana
kimisi yetinmeyip okyanusu içmeye kalkıştı
Balmumundan saatler
Yürek seyahati
Damlalar
Yitiklerimizin
Kayıp şehri
Yakarak alır
Bana bıraktığın pardösünü trenine giydirdim
Sensizlikte üşümesin diye baba
Bıraktığın raylar biraz eskimiş
Uzun yola gidemiyor artık
Bazıları ise yenilenmiş
Beyaz güvercin
Ne zaman savaş uçaklarını anne bildi
Barış ölümün ışıklarını yansıtır
Başa dönebilseydim
Önce
Annemin dokunuşunu biriktirirdim
Yüreğime
Babam
Arta kalsın
Çocuğun gözleri gibi yaşasaydık
En büyük kıskançlığımız, pamuk şekeri olsaydı.
En büyük yolculuğu kızakla olsaydı gidenlerin.
Savaşlar tahtadan kılıçlarla olsaydı.
Her ölen, binlerce defa dirilseydi.
Eriyen dostluklar, sadece kardan adamlar olsa
Çocuklarımız vardı bizim
Kurşun kalem gibi
Ucu açılınca tükenen
Renksiz elbiselerle donatılmış
Bir tek beyaz renge içini döken
Çocukluğum
Uzaklarda kalan sonsuz hasretim
gökkuşağında kaymak istediğim yılarım
Çocukluğum
mezarını bilmediğim babam
Hayallerime attığım ilk imzam
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!