Ahmet Yüksel Şanlı Er Şiirleri - Şair Ah ...

Ahmet Yüksel Şanlı Er

Düşünürdüm.
Uyumaya çalışırken.
Tam da uyudum uyuyacağım derken,
Şizofrenik bakışlar,
Birden böldü, uykumu;

Devamını Oku
Ahmet Yüksel Şanlı Er

Mademki bakanın göz hakkı vardır,
Şu baldan bir parça, ver de öyle git,
Fakirin ekmeği, keş soğan mıdır?
O da bende var mı, sor da öyle git.

Mademki yiyorsun, balla pekmezi,

Devamını Oku
Ahmet Yüksel Şanlı Er

Ağaçlar sarı;
Yer onlardan daha sarı.
Kıran gelmiş ağaçlardaki dallara,
Dökmüş ağaçlar yaprakları.
Bir kuş konmuş bir ağacın çıplak dalına,
Üşümüş,

Devamını Oku
Ahmet Yüksel Şanlı Er

Haydi rüzgâr;
Al götür Haydi rüzgâr;
Al götür beni doğup büyüdüğüm yerlere;
Şimdi mevsim son bahar güzeldir bizim oralar.
Cevizler silkilir.
Bandırmalar sallanırdır şimdi saçaklardan

Devamını Oku
Ahmet Yüksel Şanlı Er

Yine boynum bükük, senin yolunda,
Bu nazın nedendir, gönül sultanım,
Başka gül koklamam, ben hayatımda,
Ben sensiz yapamam, gel sultanım;

Hep sen oldun aklım, yıllar boyunca,

Devamını Oku
Ahmet Yüksel Şanlı Er

Ahmet başını kaldırdı, yanı başında duran ağaçtaki kirazlara baktı. Baktığı ağaçta yapraktan daha çok kiraz vardı. Kirazlar dalında yenice olgunlaşmaya başlamış olduğundan tam koyu rengini almamış, pembemsi renkleriyle dalların üzerinde yeşil yaprakların arasından çok güzel görünüyorlardı.
Onlardan kopardı bir tanesini yedi. Ev sahibi kadın onu kiraz koparırken görmüştü. Ahmet izinsiz yaptığı bu davranışından biraz kızardıysa da, yaptığından utanmamaya çalıştı.
Biraz sonra, ev sahibi yanına bir merdivenle ve bir de sepet ile geldi. Sonra merdiveni ağaca dayadı. Elindeki sepetle ağaca çıkıp kirazın olgunlarından toplamaya başladı.
Daha sonra topladığı bu kirazları, yıkanmış temizlemiş olarak, bir tabağa koyup Ahmet ‘in önüne getirdi onları Ahmet’e ve onun yanındaki diğer kişilere yemeleri için ikram etti.
Ahmet biraz daha fazla kızarmıştı, yaptığından utanmış sanki ev sahibine o güne kadar hiç kiraz görmemiş biriymiş gibi ya da canı kiraz çekmiş biriymiş gibi davrandığını düşündüğünden biraz üzgün önüne gelen kirazlara bakıyordu.
Aslında doğruydu da, daldaki yeni olgunlaşmaya başlayan kirazlar dallarında o kadar güzel görünüyorlardı ki, insanın canının onları yemesi için koparmaması mümkün değildi.

Devamını Oku
Ahmet Yüksel Şanlı Er

Biz ne ihtilaller gördük
Ezilenleri işkence yapılanları gördük
Bu sağcıdır deyip bu solcudur diyerek
Hor bakanları,
Fikirleri suç sayanları gördük.
Gösteriler

Devamını Oku
Ahmet Yüksel Şanlı Er

…..İki samimi arkadaş olarak günlerden bir gün akşam yemeğini dışarıda bir içkili lokantada birlikte yemiş ve birlikte birkaç kadeh içtikten sonra’ da hesabı ödeyerek evlerimize doğru beraberce gidiyorduk. Sokaklar ıssızlaşmıştı ve gecenin ürpertici karanlığı çoktan çökmüştü ortalığa. Yürüdüğümüz yol üzerinde her yer sakin ve sessiz görünüyordu.
…..Caddelerin, mahallelerin sokakların sağcılar solcular tarafından ayrıldığı korkuların kol gezdiği caddelerdeki kaldırımlardan yürürken birden bir gürültü koptu.
…..Gürültünün kopmasıyla birlikte ortalığın cehennem ateşine döndüğünü gördük. Bir araba yanıyordu biraz ilerimizdeki bir sokağın içindeki bir evin önünde.
…..Her zaman olduğu gibi yine park halindeki bir arabanın dinamitlendiğini hemen anlamıştık. Arabanın dinamitlenmesiyle birlikte bir baktık dinamitten parçalanan arabanın ön kaportası havada uçuşurken motor kısmı da, alev almış cayır, cayır yanıyordu.
…..Korkmuştuk.
…..Çünkü bizim geçtiğimiz yerdeki ve bu olayın olduğu mahalledeki sokaklar caddeler sağcıların kontrol ettiği sokaklardı. Hiçbir solcu buradaki sokaklardan kolay, kolay geçemez ve caddelerinde dolaşamazdı.

Devamını Oku
Ahmet Yüksel Şanlı Er

Kara yazım, ak alnıma yazılmış,
Çok uğraştım silemedim alnımdan,
İnce, ince nakış, nakış kazınmış,
Neler geldi, neler geçti başımdan.

Hayat beni, hamur yaptı yoğurdu,

Devamını Oku
Ahmet Yüksel Şanlı Er

Karşımda, bir dağ var.
Dağ bana bakar ben de dağa.
Baktım dolanır zirvesinde, beyaz bulutlar.
Ve o dağın, ormanları görünür,
Rüzgârların araladığı boşluklarından..
O dağa bana,

Devamını Oku