Üç günlük yalan dünya için üç bin takla atamam.
Hakkın boynunu büküp batılın önüne yatamam.
Zulme rıza gösterip susarak, battıkça batamam.
Ateşten gömlek giydirilse de davamı satamam
İfritler kurmuş kapkara bir dünya düzeni.
Dost sanma çocuk her yüzüne bakıp güleni.
Allah tarumar edecek mazlumu ezeni.
Er ya da geç giyecek Ebreheler kefeni.
Ellerimden değil yüreğimden tutsun ellerin.
Kem nazarları değmesin saçlarına ellerin.
Kalbimi dipsiz çukurlara salmasın ellerin.
Beni vicdansız insafına terk etme ellerin.
Gözlerim gözlerinde demlenir.
Saçlarım ellerinde çimlenir.
Yüreğim yokluğunda gamlanır.
Kaderim kaderinle gemlenir.
Sen yaz geldi sanıyorsun ya gülüm, bende mevsim bitimsiz sonbahar.
Martılar uçuşurken ruhumun rıhtımında, bağrıma düşer bir nar.
Yapraklar çığlık çığlığa dökülürken, ağıt yakıyor rüzgâr.
Gözlerinin engin derinliği varken dünya bana dar geliyor, dar.
Martının gözlerindeki kırgın yakamozu izliyorum.
Salıyorum kendimi yüzündeki nevbahar meltemine.
Deniz feneri gibi yanıp sönen kalbimi gizliyorum.
Dolunay misali doğuyor gecelerimin matemine.
Yastıklara değil yüreğine koyarım başımı.
Yetim kalmış saçlarımı ellerinle tara yarim.
Nefesini üfleyerek bahara çevir kışımı.
Gözlerinde uyut ki iyileşsin bu yara yarim.
Yorgan değil sıcacık kolların sarsın bedenimi.
Seni, bu hercai ve ıssız şehrin hangi sokağında bulacağım?
Her gün yeni bir vuslat ümidiyle kendimi yollara salacağım.
Belki de muradıma eremeden sessiz ve sensizce öleceğim.
Bedenimi toprak sarsa da o yeşil gözlerine gömüleceğim.
Hasretinle nasır bağladı umudumun kalbi.
Her geçen gün yaklaşıyor denizin ölüm vakti.
Senden başkası olamaz bu limanın sahibi.
Dağ, taş, yer, gök ve cihan ahdime şahitlik etti.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!