Bu gece sahile indim, yalnız.
Oturdum kumsalda bir süre.
Yakamozlara karışan,
Dalgaların sesini dinledim.
Acaba dedim. kendi kendime.
Dalgalar susar da, dinler mi beni.
Gecenin karanlığında,
Parlayan yıldızlar.
Söyleyin bize;
Ulaşılmaz olmadığınızı.
Haykırın; insanların yıldızlaşacağını.
Eğer yaşatırsak,
Büyümek!
Anlamak mıdır her şeyi?
Yoksa anlaşılmaz olmak mı?
-Sen küçüksün anlamazsın dedikleri şeyleri,
Ben gerçekten de anlamıyor muyum acaba?
Bir söyleselerdi anlayacaktım,
Dünyada insana en ağır gelen şey,
Sana güvenenlerin güvenini,
Seni sevenlerin sevgisini,
Boşa çıkarmandır.
Güvenirse insan birine,
Emniyettedir.
Herkes severdi beni,
Küçük bir bebekken.
Yaramaz mı oldum şimdi,
Büyüyünce ben.
Her şey benimdi:
Bin bir renkli ışıklar,
Zıtlıklarıyla güzel herşey.
Kötülükler olmasaydı hayatta,
İyiliğin değerini bilir miydik?
Nefret olmasaydı eğer,
Kim bilirdi sevgiyi?
Zıtlıklarıyla güzel herşey.
YAŞADIKLARIMDAN ÖĞRENDİĞİM BİRŞEY VAR
Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
Yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi
Sevgilin bitkin kalmalı öpülmekten
Kolay şeylerin paylaşması da kolaydır,
Önemli olan zoru paylaşmak.
O, uykusunu paylaştı benimle,
Uyumadı, uyuttu beni.
Ekmeğini, aşını paylaştı,
Belki yemedi fark ettirmeden, yedirdi.
Simanı bile unuttuğun
Sana yazıyorum bütün bunları.
Sensizliğe alıştım artık,
Ama mısralarım alışamadı.
Hâlâ sitem ediyorlar sana,
Hâlâ seni istermiş gibi diziliyorlar.
Dün bir çocuktum küçücük,
Karların yağışını seyreder sevinirdim.
Uçuşan kuşları,
Koşuşan insanları görürdüm penceremizden.
Tamam, kuşları anlamıştım da,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!