Hicran Hazanı getirdi
Yaprak yaprak dökmekte sevincimi
Hüzün sert esiyor
Ümidim kırılmış bir dalı mutluluğun
Tomurcuklarım dona kesmekte korkarım çiçek açamayacağım
Yunus cenneti neyleyim derken
Biri tenine kafesim derken
Vay ki kafese şükrederim ben
Kafese girmese idi bu canım
Ne bilsindi firakın narın
Ol nara yanmadan vulslata eremisin sen
Gökkuşağıysam, rengimsin
Bulutsam, zerremsin
Baharsam, çiçeğimsin
Aysam, ışığımsın
Sabahsam, şafağımsın
Yazsam, sıcağım
Bin bahar bitiren bir katre-i baransın ruhumda
Ruhum ki bir turab-ı cerid idi yokluğunda
Sevgili
Susma
Öyle bakma bana
Hep baktığın gibi bak
Çünkü ben aynı benim
Söylediklerime bakma
Sır tutmayı bilmez patavatsız gözlerim
Olur olmaz eleverir herşeyi
Halbuki dökmeseydim içimi gözlerine
Bilemedim
Süzülüverdi yüreğim kapından
Gel deli alevim ben
Yanmaktan korkmuyorsan
Cesaretin varsa daha odun at ateşime
Etini ciğerini al da gel
Ateş basar demezsen
Duman kokar demezsen
Acelemiz var aşka
Bunca geç kalmışken
Sevmeye sevilmeye
Gülmeye ikimizin de
Acelemiz var aşka
Tam Ağlamak vakti...
Şu saatte, şu yağmur altında
Tüm yaşananlara ve yaşanamayanlara...
Yarım kalanlara
Kursakta kalanlara
Hayalde kalanlara
İçinden senin geçtiğin
Sokaklar güzel
Elin elimde yürüyorsam
Yağmurlar güzel
Adının geçtiği sofralar
Sohbetler güzel
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!