Bugün yarından hep çıkar aradı,
Dünlerimi başım altına yastık yaptım,
Düşler yaralı, imdat arkadaşı,
Düşene tekme attı şu insan kayıpları..
Ben kendimi kaybettim,
Yanlışın dehlizinden karaya vuran dalgayım,
Kaybettiklerimin acısını taşlardan çıkardım,
Her hatadan sonra affa sığındım,
Oysa aklımın meyvesi tefekkürdü,
Aradıklarımı kaybettikçe sancılandım..
Merhabası hoşçakalına nefer,
Güneş sıcaklığı tepeden,
Rüzgar cehenneme teslim,
Rötar yapar ölüm isyana..
Yalvarmak nedir kime,
Içim buruk bayım,
Dokunma yanarsın,
Lav ateşiyle çehremi sardı,
Af et diye gözlerinde kaynadım..
Hayat sınavımı verdim,
Ufkumu örten sarı bir buluttu,
Bulut, ışık parıltılarıyla delinirken,
Bulutların güneşin savaş silahlarıyla,
Yansımasını gördüm..
Yaprak açmış bir akasya ağacı,
Arada zavallıca birşeyler karaladım,
Yaprak gibi sürüklendim,
Kendime geldiğimde mezarın avlusundaydım,
Sözlerimle kendime sarıldım..
İncecik bir toz bulutu vardı,
Cümlelerin ardından sessizliğe gömüldüm,
Gece çökmüştü,
Yıldızlar soluk,
Kaplamıştı iç ürpertici ışıltısı göğü..
Sayısız yaprağın hışırtısı,
Ölüyor yapraklar,
Ölüyor yağmur taneleri,
Görüp göremediğim hakikâtler var,
Ağlıyor sancılar..
Rüzgârı eken fırtına biçti,
emrin kuluyum boynum kıldan ince,
körü olduk, küfrün dehşetinin,
zamana zinciri vuramazken,
yaptıklarımıza uyduk, vazifeden şaştık,
irtibatıma engel olan her şey,
Sinedeki yaralar merhemle geçti,
Ya merhemle geçmeyen yaralar kalpteki,
Hissediyorum duyuyorum zihnimdekileri,
Feryadıma kulak kesildi bahar karnesi..
Dilekçeler yarına asılı akçe,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!