İçindeki zehri damla, damla verme bana
Bir anda boşalt ki ne olacaksa olsun
İçindekileri dolaylı yoldan serme bana
Her şeyi açıkça anlat ki ne olacaksa olsun
Sitemin kime, kahrın kime onu bileyim
Aç yatıp tok görünmenin
Ne gereği var bilmem ki
Türlü havalara bürünmenin
Ne gereği var bilmem ki
Kısa sözü uzatmanın
Gün dediğin yıl mıydı Allah aşkına
Bekleye bekleye döndüm şaşkına
Gücüm yetmiyor gönüldeki taşkına
Bendimi yıktım can dost neredesin
Bu kadar uzamazdı gelseydin yaya
Besmelesiz yatıp kalkmanın
Hile hurda ile alıp satmanın
Yapılan iyiliği başa kakmanın
Olur mu tadı olur mu sence
Tuzsuz yemeğin çorbanın
Soktum başımı derde
İndi gözlerime perde
Bir gün ıssız bir yerde
Ölürsem gelme yanıma
Boşa geçti ömür zaman
Günler ay aylar yıl oldu sanki bana
Özlemin hançer gibi saplandı cana
Elbet bir gün kavuşacağım sana
Şu çaresizlik var ya öldürüyor beni
Yana yana tanınmaz hale geldim
Gözlerim kaldı yolda
Arıyorum sagda solda
Burma bilezik gibi kolda
Olabilseydim keşke
Gözüm yaşlı bagrım yoka
Her saniye nefes alıp vermekten
Allahın günü üç öğün yemekten
Gelip geçene selam demekten
Bıkmadıysam senden niye bıkayım
Gece gündüz çalışıp didinmekten
Ateşten gömlek giyemem
Gönülsüz pişeni yiyemem
İlle de benim ol diyemem
Sevdiğimi bil o bana yeter
Gülmezse gülmesin yüzün
Yollarına gül serdim
Eğilip alırsın
Doya doya koklarsın diye
Farkına bile varmadın
Çiğneyip geçtin
Hem de eze eze
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!