Biri birgün dediydiki...
-Gel kapını kilitli tut
Gelen ağan giden paşan
Unutulduğunu unut
hüsran kavanozu ağzı hep açık
dolanın taşanın sayısı mı var
kimi güler geçer kimi der kaçık
sevdanın şubatı mayısı mı var
kimi bir kelamım bin ile çarpar
soğudu buralar
balıkları derinlere çekildi
kırlangıçları göç yolundalar
üşüyorum
çok üşüyorum
Lapa lapa yağdı
Karbeyazdı hüzün
Şemsiyeler kadar acizdik
Şemsiyeler kadar kara...
Saçaklar
Sustu tüm şarkılar
Birden pür tısssss oldu serçeler dallarında
Yalan bulutlardan
Boşalıverdi apansız rahmetsiz damlalar
Yeşilimsi siyaha büründü zeytin ağçları yamaçlarımda
Aynalar ahhhhh
iki yudum ıslandı ya boğazım
ihya ettin mi sandın iki çift buz kırıntısıyla
güller mi açacaktı kış bahçelerimde
ya da sen çokmu güneşe çaldın gözlerinde
bahar yeşili yalanlar, dondum harelerinde
göbelek tutmuş danayı kıç atar
bir yandan yazıda eş arar durur
tozu dumana katmış bed nazar atar
utanmadan, döşüne döş arar durur
urganı koparmış böğüre böğüre
Bir yanım
Bir türlü yeşertemediğim
Öbürüne eş edemediğim
Hep virane
Hep divane
Şairane
biraz gec buldumu sairi ve siiri, yawas, yawas, sindire sindire okumak lazim diye düsünüyorum.. saygilarimla...