Herkes hasret bir şeye, ben hasretim has dosta;
Elli yıldır ararım, bulamadım ne yazık!
Varsa öyle bir aday; canım kurban o dosta;
Dost sandığım kimseler, attı bana hep kazık.
Has’tır diye güvendim, hasım çıktı çokları;
Dinde farzken kapanmak;
Bu kompleks ne ey bacı?
Madem diyor kapan Hak!
Yap emrini baş tacı!
Eşya mı ki, bir kadın?
Ben beşerim Allah’ım!
Çok şaşarım Allah’ım!
Vermez isen hidayet;
Had aşarım Allah’ım!
Ben pür-şerrim Allah’ım!
Otuz yıla yakındır, her ton ile çağırdım;
Candan lebbeyk demedin, davetime bir defa!
Çoğu yavaş söyledim, nadiren de bağırdım;
Ciddi kulak vermedin, yasak savdın her defa.
Hiç kaale almadın, nice güzel sözleri;
Hazırlan sefer var, baki âleme!
O an gelende; beyhude giryan!
Düşersen ansızın sen o eleme;
Faydasız ciğeri eylesen biryan!
Malından mülkünden ederler seni!
Sardı illet milleti!
Yetiş doktor nerdesin?
Şan sanıyor zilleti!
Yetiş doktor nerdesin?
Âşık olduk maddeye!
O, hasımken insana;
Dost mu oldun sen ona?
Yok, şu işin mantığı;
Diş bilerken o sana!
Hiç sevmezken o seni;
Bazıları sanıyor; ölüm hiçlik ve yokluk(!)
Ve sırf zanla derler ki; her şey mevtle bitecek(!)
Ne yazık ki bu savda, devam diyor bir çokluk!
Bu güruhun fikrince; beşer tümden yitecek(!)
Hiç düşünmez bu zatlar, kimdir insi yaratan?
Yüce senin makamın, sakın düşme oradan!
Eda eyle şükrünü, madem vermiş yaradan!
Her haline dikkat et ve de her bir sözüne!
Mürşitliğe layıkken, olma lütfen sıradan!
Az şeref mi be hocam, vekil olmak Nebiye?
Parsacılar gelince, bi-hoş olma be hoca!
Madem fırsat elinde, gerçekleri et boca!
Niye bunun tersini, yapıyorsun her sene?
Hayret eder haline, ehl-i şuur genç, koca!
Yağ çekmeye gerek yok, anlat artık şu işi!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!