sana seni anlatmak;
sen;
çöl ortasında,
içine yıldız düşmüş dipsiz kuyu
zehir zehir sana akar kıyında akrepler.
İlâhi,bürüdün sevdâmı beyaza
Aşkedip doladın dilimi ayaza
eritir çözer buzlarımı
içimi ısıtan şiir gibi
nazlı yürür,süzülürsün yâr
dağlamışım,bir nâr'a yürekten cânözümü
damlamasın diye gözyaşım yummadım gözümü
gözlerim iki yabancı bu gece
şehrin,farklı uçlarında uyuyan
görmeden hiç biri diğerini
Beyaz örtülü siyah gecem
ürperen tenimde...
diri soğuğun
şimdi
terlemek vardı
Kumrular gibi tünek.
gönül doymamış hâlâ aşka sevdâya
Meram'da bir kız aldı benden cânımı
çektiğim güzellerin aşkı uğruna
Meram'da bir kız aldı benden cânımı
ne sana ne o'na ne hiç birinize
karanlığa dokundu sigaramın ucu
penceremde yanar,yalnızlığım
zaman delinir
yazamam...
boğulur nefesimin dumanında
dilimde kelimeler incinir
Ben hiç sensiz kalmadım
Yanağımın birine hep sen damladın
Büzüşen alt dudağımdın
İsmini söylerken
Her sabah sana uyandım,yeniden
Aynı parıltıyla doğdu güneş
Bulutlar gölgelendi yağacaksın birazdan
Gözlere yağmur indi kokun gelir şirazdan
Tamburam hüzünlendi yanar teller hicazdan
Gözlere yağmur indi kokun gelir şirazdan
siyah doğdu gün
seçilmiyorlar
gecenin devamı mı yoksa
ay görünmüyor yıldızlar da
güneş ortada yok
yönleri karıştırdı rüzgar
Gördüğüm ben miyim! !
Sırrın mı eski
Gözümden bu tozu,silecektiniz
Aynalar...
Aslında pek çok defa sizin şiirlerinize ziyarette bulundum ama hiç birine yorum yazısı yazmadan sayfanızdan çıktım.
Kaç defa okudum bilemedim bir çok şiirinizi.
Ama eremedim dizelerinizdeki sırra.
Yazamazdım yorum hiç birinin altına.
Ben okudukça silindi her kelime, uçuştu ekra ...