göğü koklayıp
kuruyorum en amansız düşümü:
doğanın baharı misali umudun rüzgarı olmak
yıldız tozları serpiyorum kör karanlığa
tükenmiş heyecanlar diyarına
isteyerek
tum eziyetleri
kendime seciyorum
gündüz tanrisina kurban edecek daha baska neyim var
çocuk olmak,
ölçü biriminin kaçmasıdır biraz
ve vicdan terazisinin doğrulanmasıdır hayat karşısında
sen
gülümserken gözlerime
Diyelim ki,
tarihin en tarif edilemez mutluluğu bir kuyunun içinde sır
her kim ki
bir yudum avuçlayabilir suyundan
vakıf olur bu sırra
Ey gökkubbe
sana söylenecek söz mü var
sayfalaryn tükenmemiş olacak ki hala
çizip duruyorsun tarihin yalınlığı bir bir
Aşk,
yerçekiminin etkisini yitirmesidir
Bu yüzden
bittiğinde
amansız çakılırsınız toprağa
Her anlatılan hikayenin
doğru olması gerekmez ki
Hatta hikayedeki anların tümünün gerçekliğinden bile şüphe edilebilir
Mühim olan
yaşanmış anlar değildir çünkü
Öyle zamanlardır ki onlar
Her vuruluşunda kazma
muntazam hüzünler süzülüyor damarlarımdan
ha patladı ha patlayacak
alev alan sabrım
her patladığında bir maden
Zamanlaması kötü teklifler yapıyorum kendime
Usturuplu kelimeler seçip içiriyorum ruhuma
Beynim, diyorum, hiç mi dank etmiyor ayrılık zamanı
Korkunun, diyor, ne faydası var ecele
Oysa bilmediği: çok faydası var hayata
yaşayacağımız her ana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!