sedat özaltın'ın anısına...
uzatsam ellerimi usulca mezarına,
kapanan gözlerine baksam topraklar kat kat..
yanağına yaslanmış kehkeşanlar içinde,
yüzbin yıldız altında peygambere komşu yat...
yalnızım, sensizim kör akşamlarda,
korkuyorum, hep hayal görüyorum...
bıraktığın yerde, metruk damlarda,
fecr aydınlanıyor ben ölüyorum...
titrek bir kaçamak gibisin, serde,
rüzgarın saydığı kum teneleri,
yaralar yüzümü sen yoksun sevdam
sadakta durmayan yayda durmayan
gönlünden gönlüme bin oksun sevdam.
ben seni koymuşum başım üstüne,
sevgilisiz sevgililer gününden, bana ne !..
karanlıklarda bir ağa,
mahşerler kalkar ayağa,
nehirler tırmanır dağa,
akar akar durulurum...
mezarlıktan geçen yol gibi gece,
içimi titreten korku gibisin.
aruzda gül-i zar, üç dilimde hece
kelime kelime aşkın içisin.
sevgili kardeşim müfit çökmez'e,
her lahza içime aydınlık dolar,
cemalin aklıma gelince senin...
hasretine doyar mıyım bilemem,
bir gün vuslatına erince senin...
ali kederimde ömrü saadet
bahşeder gönlüme gül sesin nihan
hem cefakar hem de vefakar anne,
ezelden ebede didesin nihan
huzurum sevgilim hem arkadaşım
öğretmenlerin günü...
Bir yıldız inse gökten küheylanım olsa da,
Tutsam eteklerinden arşa doğru yol alsam.
Gecenin karanlığı düşlerime dolsa da,
Ömrümün horonunda başparmağa kol olsam…
tutunsa da yelkenlere yol alamaz hep bekler,
deniz bilmez, dalga bilmez ömürsüz kelebekler.
ey sevgili !
mor gülleri engin gönlüne sunsam rüyamda,
bin yıldızlı Kehkeşan'la rahlem olsan dünyamda...




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!