Gül güle gül vermiş
Dost kokusun sindirmiş
Gülün rengi kalbi imiş
Dost bugün yaktın beni
Gülü verem dost yüzüne
Bugün şiir tadındayım
Fakat ud kokulu mısralarım kayıp
Yağmura benzer nemli akşamlarım
Buğulu puslu dipsiz bucaksız
Görünmez kuyularım
Gözlerim olurmusun?
Tırnaklarımla kazıdım
Biliyormusun
Benim annemin gözleri maviydi
Ben o mavide kimi zaman bulutlar gördüm
Kimi zamanda sahile vuran dalgalar
Benim annemin gözleri maviydi bence
Buz mavisiyle baktımı ateşleri eritirdi
Deliyim ne olmuş birazda filozof
Toplanın karar var bu gece
Gitmenin ötesine
Sonra bide elma ağacı var
Turuncu yapraklı
Susanlara kızıyorum
Yitik çöllerin akşamındayım bu sabah
Kaçtı yalnızlığım dağlar arkasına
Söyleyin bulsun yakup yusufun izlerini
Şimdi züleyha var düşler sokağında
Söyleyin gelmesin bitti bunca ah
Akşamda çölde kaçtı dağlar arkasına
Kanımda bir son damla
Pencerelerden sarkmakta hüzün
Gece deki susuzluk benim......
Yolların üzerinde
Kara kaplı bir defter
Defterdeki mısralar benim....
Mahvu perişanım hem de mücrim
Asidir şu gabih cismim
Heyhat ben benliğimden geçtim
Meyletmişim dünyaya biçare bitkin
Uymuşum nefsin tuzağına bittim
Dur demelisin artık ey nuru vechim
Yollar kenarında ruhu revanım
Hiçlik ülkesini gördü göreli
Mahpus divanında küllü günahım
Benlik limanını bildi bileli
Ahı feryat cümle kelâmım
Gençlik dumanı tüttü tüteli
Yalnız yüzülmez deryada
Dili şen yaren ister
Bir demet şiir yetişti imdada
Garip gönül daha ne ister
Selam