Gömleklerini çıkarınca
ne kadar da yalnızdır aslında
insan bedenleri
Başladığım yere geri döndüm
Sana
Her seferinde yıprandım kırıldım üzüldüm
Sana
Kalbimi açtım döktüm avuclarina
Sana
Şimdi seni sevmek vardı
Su uçsuz bucaksız yaz mevsiminde
Sadece seni izlemek
Sadece seni dinlemek
Sana bir şiir yazmak vardı
En romantiginden
Yüreğim kanıyor kıpkızıl sana
Gözlerim ağlıyor nehir gibi sana
Sen uzaksın uzay gibi bana
Sana giden o yolları bulamadım
Kalmasada azığımda
bir dilim ekmek
gözlerinin sakinliğinde
doyup kanmalı
uzak şehirlerden
uzak iklimlerden
Sana Ulaşmak
Sana ulaşmak için kaç şehir daha gezmek lazım
Sevginden tatmak için nasıl bir insan olmak lazım
Gözlerine dalınca ellerini tutunca
İşte o zaman insan olmanın farkına varmak lazım
Sararmış yalnızlıklar vurdukça yüzüme bir bir eksiliyor gün gün tükeniyor ömrüm…
Çaresiz bir sonu beklemekte amansız bir sonu beklemekteyim…
Gitmekle kalmak arasında sıkışmış unutmayı denedikçe unutamamaktayım…
Sende solan yüreğim üç beş mısra sitemim ve bu sararmış yalnızlıklarla beraberim…
Dağ taş demez gelirdim
Yeter ki sen gel deseydin
Canım uğrunda verirdim
Yeter ki sen ver deseydin
Çiçek açmıyor dallarım
Öyle bir zamanda geliyorsun ki aklıma
Nerde, ne zaman, ne yaptığımı unutuyorum
Ve öyle zamanlarda özlüyorum ki seni
Bir anda tebessüm, bir anda gözyaşı yanaklarımda
Kaç şiir eskitti
kaç gözyaşı
kaç özlem
bu sevgi
Kaç düş kırıklığı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!