Katran karasının adı Ak oldu
Bu ad kendisinden çok uzak oldu
Benzedi Kahraman adlı korkağa
Kuyruklu yalana sığınmak oldu
O’na bir bakın da itiraf edin,
Hanginizde var o çekim, söyleyin.
“Kimde cemâl, onda kemâl” demişler,
O en parlak örneği bu söylemin.
Hani içimizdeydi Atatürk?
İçimizdeydi de,
İçimiz neydi?
Dipsiz bir kuyu mu?
Çıkışsız bir hapishane mi?
Ki Atatürk'ü oradan kurtarıp
Çarşıda pazarda evde sokakta
Her tarafta aynı şey yaşanmakta
Moral değerlere rağbet eden yok
Göstermelik olmuş hukuk da hak da
Hünerlilerden yana olmak da bir hünermiş.
Böyle demiş bilge kişiler.
Buna dayanarak denebilir ki:
Aydınlardan yana olan da aydındır,
Temizlerden yana olan da temizdir,
Seçkinlerden yana olan da seçkindir.
Sonsuz gök boşluğunda bulutlar hevenk hevenk,
Kim bilir nerelerden nerelere giderler,
Gönlümüzün pasını temizlerler, silerler,
Gözümüzde bir evren canladırırlar renk renk.
Tıpkı bin yıl önceki gibi
Sevdiğimce güzelsin sen
Ve güzelliğince seviyorum seni
Durup durup yaşıyoruz bu aşkı yeniden
Amaçları ne haktır ne de halktır bunların
Sadece paradır ve maldır mülktür bunların
Adaletsiz kılarlar aziz vatan mülkünü
Hiçe sayarlar hakça paylaşım ülküsünü
Siyasetleri baştan sona cılktır bunların
Uyanmanın tek hüner olduğuna inanmış,
Eskisi gibi değil insan artık uyanmış.
Uyanmış da midesi gelmiş aklına hemen,
Bundan böyle mideden ibaret dünya sanmış.
Vahşi kapitalistlerin güdümünde
Giderek artan kalabalıklar bunlar.
Sırf çarşılardakileri,
Pazarlardakileri değil,
İnsan hakları diye diye
Dünyanın barış-huzur-güven hakkını çiğneyerek,
yeni şiirlerinizi görmek istiyruz.....