o gömüldüğün kitaplar var ya
onların içinde yazmıyor aşk
o süslenmiş kelimeler
o makyajlı cümlelere inanma
İnan gülüm
Tertemiz bir gökyüzü gerilecek sabahlarımıza
Yavan sevdaların köküne acılarımız karışacak
Masallar uyuyacak koynumuzda
Sonra apansız kırlangıç olacak düşlerimiz
Bir acının yorgana gizlenmesini öğreneceğiz
Ben yanlız yürüyorum
öbür dünyaya
çölden geçtim
rüzgar biçtim yirmidört yaşımda
zehir içtim sen için
uykusuz kaç gece geçirdim
Kimliksiz çocuklarım var benim
Tohumu çürümez güllerim
Fırat hep illegal
Yakında doğuracak
Hamile benden
İnadına yasal telörgülerin
Bayram günüydü o gün
yüreğim düğün
bir seni sevmiştim
birde kızıl gülleri
engerek gözünde açan gülleri
Seni düşünüyorum
Ası bir isyan gibi
Yeniden çiziyorum resmini
Yıkılan evimin duvarlarına
En çok ayrılık yakışıyor
Ve ayrılık en çok karakışta koyuyor adama
- Güzelliğin gerçek mi
Hayır dedi estetik
- Çirkin mi orjinalin
Değildi belki ama
AB birliği çıktı
Uyumdu problemim
Uykumu bıçakla
Gözlerin katil olsun
Bir kan vereyim sana
Değiştir gömleğimi
Götür umuda ver
Yüreğimin oğluna
Maviye kan düştüğünden beri
İçim uzaklık çekti
Uçmayı öğrenirken kuşlar
Ter içinde hayat
Sesime kasırga düştü.
Dağların uğultusuna emanet kaderi
Kurtların yanlızlığına
Arayıp soranı bile yok
Kendi çocuklarından başka
Dost bildiği rüzgarı almış önce koynuna
söz sessiz bir isyanla genişletiyor deltasını..güçlenerek akıyor içimize...dönüp vuruyor kendi gerçekliğini..inadına bir başkaldırı bu...güçlü dinamiği şaşırtıyor...gören gözün kılavuza gereksinimi yok...deliliğin daim olsun şair