Azda olsa çokta olsa aldırma,
Çok süründür ama sakın öldürme,
Sen kendini düşün bizi güldürme,
Fazla verme bu millete aç kalsın.
İkibin üzeri bilirsin açlık sınırı,
İnsan çeşit çeşit, dünya bin halli,
Fanidir ölümlü, gidişat belli,
Bak şu büyük dile kendi zavallı,
Akıldan delinin zoruna bakın.
Kendine teselli dünyanın varı,
Dursunum ne zaman gittin rusyaya,
Alıştınmı avrupaya asyaya,
Oralar benzemez bizim tosyaya,
Gurbet acı geri dön gel Dursunum.
Dertli Dursun dertli yazar faceye,
Düşünmez kimseyi kendisi yutar,
Çıkarı uğruna can dostu satar,
Bu işte rezillik ne olsun beter,
Dünyayı yesede doymaz aç gözlü.
Göz tokluğu her insanın karakterinde,
Isındı havalar geldi ilkbahar,
Güzel kızlar gerdanına gül takar,
Ağaçlar çiçek açtı nede hoş kokar,
Nede güzel yerin başka ilkbahar.
Herkes bağ bahçede toprak kazmalar,
Dostluk biter selam vermez,
Hain hal hatırda sormaz,
Bir gün olsun kendini yormaz,
Adam adam olmayınca.
Görse seni güler geçer,
Ağaya patrona kuyruk sallama,
Bunu yapan yanar döner dallama,
Aç köpekten beter berbat hallime,
Böbürlenme şimdi adam mı oldun.
Kargadan betersin leşi ararsın,
Önce derim Allah vermesin yokluk,
İnsanları tembelleştirirmiş tokluk,
Fayda etmez alnı açık yüzü aklık,
Zulümlerden zülum zordur aç kalmak.
Toklar bilmez aç insanın halinden,
Beni ayar etti bu gün bir densiz,
Aptal kuş beyinli İmansız Dinsiz,
Hiç lüzumsuz yere hemde nedensiz,
Ne dediğini bilmez adi insanlar.
Cahil nankörün kendine yetmez aklı,
Bir zaman çobandı koyun güderdi,
O da benim gibi kuru ekmek yerdi,
Bilmem çaldı,çarptı bilmem hak verdi,
Şimdi oldu ağaların ağası.
Kurtar Tanrım diye yaka yırtardı,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!