Gelme bana sakın ey aşk-ı matem
Bu fani beden sana layık değil
Has sevgi ise aradığın madem
Ruhun saf ateşi önünde eğil.
Vuslat gelmeden hüzne gark olunca
Meth etsem kelimeler kifayetsiz kalıyor
Azıcık tanıyanlar bile hemen örnek alıyor
Derdi, sıkıntısı, ricası olan arayıp seni buluyor
Davası bir, sözü bir, kendisi bir mert babam.
Kaç evlat benim kadar babasıyla gurur duyar
Biri en büyük gururumu sorsa
Hacı Musa'nın oğlu olmak derdim
İbrahim'e kurban nail olmasa
Babama boynumu ilk ben eğerdim.
...
Getir ticaret, sicil, maliye, esnaf odanı
Borçla emekli mi olunur, bi alaydın gadamı.
Gardaş sen üç markaya içerken sodanı
Çatlasa var ya geri birleşir taş da sabır da.
Her işin ucu dönüp mutlaka bana dokunur
Beni olduğum gibi has sevene
Bulursam ben de hemen 'he' diyeyim
Cefayım kıymetimi bilmeyene
Bilene ise resmen hediyeyim.
Bana bir tek ben yeterim Rabbimle
Aklımı alan sulardan fışkırmış çağlayan
Tepesinden bir güzel ki gülümser ömrüme
Yitmeyen kışlarımı nev bahara bağlayan
Ürkek, nazlı cemre semadan düşer gönlüme.
Şu has ihtişamı kalbinin vurmuş yüzüne
Babanın emanetiydi, tarlayı hozan bırakmadın
Maşallah aynen babana çekmişsin yolundan sapmadın
Bir tanem dedin durdun, kalbinden bir köşeye atmadın
Gel Hacı Musa gel, babanın bacası yine tütüyor
Ne güzeldi, her gün üşenmeden paylaştın bir kap aşın
Elalem aşkı dipsiz kuyu diye anıyor
Öyleyse neden düşerken de canım yanıyor
Her katmanda yaralarım daha çok kanıyor
Gönlüm kendini gökte süzülüyor sanıyor
Aklım sınırlarda mantığa ekmek banıyor
Duvarlar yabancı mı, sanki beni tanıyor
Ey kendisini pervasız zanneden gönül, kimi bekliyorsun?
Olmadık yerde küt küt atan kalbim, şimdi niye tekliyorsun?
Madem kısmetine giden yolda tesbihe boncuk ekliyorsun
Devam et yoluna yuvanı kurmak için, korkma korkmaktan.
Büyük konuşma her yerlerde aman; seversen dilin lâl olur
Beni sensizliğe sürme
Gözüne ızdırabımı sürme
Aşk atını dört nala sürme
Geride kaldım ey insafsız.
Şükür aşk oduna atana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!