Hem yazdım hep oynadım
Hayatımın rolünü ömrüm sahnesinde
Kılıktan kılığa girdim
Bazen hüzünlü bazen neşeli
Verilen rollerde gerçekleri yaşadım
Sahnelerde bazen kendimi kaybettim
Hilekâr dünyada çiçekler açmamış
İnsanlar değişmiş bak gardaşım
Dostları düşman gördüm şaşırdım
Selam verecek dost yok gardaşım
Fesat üzerine kurulmuş düzen
Çığlığımın sevdamın isyanımın
Gözyaşımın nedenini
Kalbimin ritmiyle
Kendimi yazarım
Duygular volkan olur
Sevda olur
Bakın kimsenin vakti yok
Ömürden
İnsanlara fark atan
Çok yaşayan
Çok şeyler gören
Her sabah aynaya bakıp
Bir çöl düşün susuz
Bir yetim düşün Babasız
Bir garip düşün sevgisiz
İşte o benim
Terk edilen düşün zavallı
Kaç kere söyledim sana gel diye
Dinlemedin sözümü gittin ellere
Sensiz olan gönlümü avuttum ellerle
Güneş doğan gönlüm döndü çöllere
Vasıf’ım Gitme sevdiğim gitme dinle sözümü
Nede erken ayrıldın aramızdan sevdiğim
Arıyorum köşe bucak hayalin karşılar beni
Uzatırım elimi sonu görünmeyen meçhul boşluğa
Kahrediyor beni sensiz yaşamak bu yuvada
Gelinliğini koyacağım yattığın odaya
Değişi verdin gönlüm başkasında değince
Kahrından ağlayacaktın bunu hemen duyunca
Ne bilirdim senin beni pek çok sevdiğini
Sevdim deli gibi birini dönmek imkânsız bir kere
Madem seviyordun neden söylemedin
Göz gözü görmeyen
Issız dumanlı dağların ardında kaldım
Sis çökmüş dağ yamacı yollarına
Rüzgârların kulakları sağır eden çığlıklarında
Göz gözü görmeyen fırtınalarla
Tipiye tutulmuş serce misali çaresizim
Aşkımdır bu diye ağlıyorsam
Seni seviyorum diye haykırıyorsam
Yıllardır peşinden koşuyorsam
Kulun kölen miyim ben senin
Dertlerimle baş başa kaldıysam
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!