kalkan olacaksın savaş cephelerine
yıkacaksın düşmanın düşman niyetini
yüzyıl devrilecek üzerine gökdelen gibi
karatoprakta kindar geni zerkeden
elleri yakacaksın volkan alevlerinde
sahte atavistik tafraları dahil
kandım gül yüzüne gözlerine
peşinden az koşmadım ki
ellere söz olduk şehirde
gümüş gölde yıkandık severek kendimizi
rezil olmadık bilki
mehtabın ışığında kaybolduk
Nisan onaltısında manzaranı
Yayla yolunda seyrettim
Doygum kadifemsi rengin
Yeşil akdeniz agaçların
Dönderdi beni sermest kuşuna
Dalgalı yeşil deniz
Gelmedin bir zaman
İstedigin yaylalarda gezmek
Bekledim bekledim soğuk altı çınarda
Ağlıyorum seller ne küçük gözyaşı selimden
Şimdi nerede meşgulsun
Hasret girdabına yine düşürme
YÜKSEK SOSYETE
Karşımda oturan sosyete
Maddiyat tabusunu içinde taşıyor
Hiç mutlu görünmüyor yorgun görünüyor maddi işlerden
Vahim dene bilecek ölçüde mutsuz
Zencilerin Kaderi
Uzlaşma tanımaz savanlar endamıyla
Yağmur ormanları Malavi gölünde
Yüzerek serinlese bedenim
murada dün erenlerdi
geçen yıllar bedeldi
çağın yıkım afeti
boşanma iki çift arasında
çoçuklar biçare kimlerde
mutlu-fahri hatıralar
ne olur söyle gelmez günleri
sen benim ol yeter ki
okyanuslar taşsın dünyada
amber çiçeği açsın bahçemizde
vazgeçemem aşk sefandan
seylan adası Adem tepesine gidelim
gönül gözü anladı gerçeği
hayran olmak manidar güzergaha
kutsal mekanda efsunlu saadet
yaşanır farkında olmadan
gurbeti yaşamak acı bir dönem
derin uçurum olsada yol kıyısında
semavi iklimle geldi Ramazan
küresel ısınma şehrin her köşesinde
azap veriyor sıcak ve günahlar
söylenen dalga dalga yalanlar
boş durmayan dillerde-ellerde
ikili yüzlerde kalp hücrelerde
GÜZELDİ
Ant10 puan
GÜZELDİ
Ant10 puan
GÜZELDİ
Ant10 puan