Hep geçer diyorlar ya Olric. Sence geçer mi?
Geçer elbet efendim; bazısı teğet geçer, bazısı deler geçer, bazısı deşer geçer, bazısı parçalar geçer. Ama mutlaka geçer..
Charlie Chaplin’in yönettiği sondan bir önceki ve oynadığı son film.
1957 tarihli. Kral Shahdov ihtilalle devrildikten sonra New York’a gelir ama ülkesinden kaçırdığı mallar vekilince kaçırılınca sadık yardımcısı ile Züğürt Ağa ve Kahya gibi kalakalırlar:))ancak parasız kalınca show dünyasının vaad ettiklerine daha fazla kayıtsız kalamaz ve bir reklam yıldızı olur. bu bölümde daha sonra The Truman Show’da kullanılacak diyalog arasına reklam alma ve Lost in Translation’da Bill Murray’in viski reklamına esin kaynağı olan sahne gibi hoşluklar mevcuttur.
filmin ikinci kısmında ise Chaplin’in oğlu Michael Chaplin de oynuyor. Chaplin’in komünist kovuşturması dönemine uzun uzun eleştirdiği bu bölümde Dostoyevski’nin Budala’da idam sahnesini anlatışı gibi, Chaplin de Amerika’nın kendi gibiler üzerindeki baskısını çocuk üzerinden anlatıyor.
not: Charlie Chaplin'i felsefesiyle izleyin derim:))
Memur bir babanın oğlu olarak 1812 yılında doğan Dickens'ın ilk yılları refah içinde geçse de babasının borçları yüzünden hapse girmesiyle sefaletle tanıştı. Henüz 11 yaşında iken bir boya fabrikasında çalışmak zorunda kaldı. 15 yaşında bir avukatın yanına giren genç Dickens, öğrenmeye meraklı olduğu için boş zamanlarında stenografi öğrendi. 1835 yılında Morning Chronicle gazetesine stenograf olarak girdi ve 1835’te “Boz” takma adıyla Boz’un Karalamaları başlığında notlar yayımlamaya başladı.
1837'de ise esas onu ünlendirecek olan Bay Pikvik'in Serüvenleri adlı kitabını yayımladı.
*Baba II (1974) Baba II, serrinin ikinci filmidir. Filmin senaryosu Mario Puzo ve Francis Ford Coppola ikilisi tarafından kaleme alınmıştı. 6 dalda Oscar ödülü kazanmıştır..
*Bir Zamanlar Amerika (1984) Bir Zamanlar Amerika, 1984 yılında, Sergio Leone tarafından yönetilen İtalya-ABD ortak yapımı filmdir. Film ayrıca Sergio Leone'nin yönettiği son film olma özelliğini de taşımaktadır. 1984 yapımı filmde Robert de Niro karşımıza David 'Noodles' Aaronson rolüyle çıkmaktadır. Ayrıca film İMDb'den 8.5 gibi hatrı sayılır bir puan almıştır..film 4 saattir ama değer :)
*Sıkı Dostlar (1990) Goodfellas yani Türkçe'ye çevrilmiş ismiyle Sıkı Dostlar, 1990 yılında çekilen, Martin Scorsese'nin yönettiği, Nicholas Pileggi'nin Wiseguy adlı kitabından uyarlanmış, Henry Hill adında bir gangsterin gerçek hikâyesini anlatan filmdir. Robert De Niro'nun Jimmy Conway karakterini canlandırdığı film İMDb'den 8.7 puan almıştır.
*Onurlu Bir Adam (2000) Robert De Niro orijinal adı Men of Honer filminde Chief Leslie W. 'Billy' Sunday rolüyle karşımıza çıkmaktadır. 2000 yılında vizyona giren film İMDb'de 8.3'lük bir puanla taçlandırılmıştır.
*Kızgın Boğa (1980) Kızgın Boğa, orijinal adıyla Raging Bull 1980 yapımı filmdir. Yönetmenliğini Martin Scorsese'nin yaptığı film, Boksör Jake La Motta'nın hayatını anlatan Raging Bull: My Story'den uyarlanmıştır. Robert De Niro filmde Jake La Motta rolünü canlandırmıştır. Filmin İMDb puanı ise 8.6.
ne fayda
01.06.2017 - 10:53Ah..!ne fayda.. aşk ve acı deliyor her zırhı sonunda..!
Bana Bir Şarkı Söyle
01.06.2017 - 10:34ironi
01.06.2017 - 00:26Romantik ironiyi Post-modernistler sıkça eserlerinde kullanırlar. Böylelikle anlatıcı metnin dışına taşarak okurun birikimini ve zekâsını yoklar.:)
olric
01.06.2017 - 00:22Hep geçer diyorlar ya Olric. Sence geçer mi?
Geçer elbet efendim; bazısı teğet geçer, bazısı deler geçer, bazısı deşer geçer, bazısı parçalar geçer. Ama mutlaka geçer..
hiciv
31.05.2017 - 12:24Şimdi hayl-i suhan-verân içre
Nef’î mânendi var mı bir şair
Sözleri Seba-i Muallâka’dır
İmrülkays kendidir kâfir
Şeyhüslam Yahyâ
hiciv
31.05.2017 - 12:22Bize kâfir demiş mütfî efendi
Tutalım ben anca diyem Müselmân
Varılınca yarın Rûz-i Cezâya
İkimiz de çıkarız anda yalan
Nef’înin Şeyhülislam Yahya Efendiye cevabıdır:)
A King in New York (Charlie Chaplin, 1957)
31.05.2017 - 12:08Charlie Chaplin’in yönettiği sondan bir önceki ve oynadığı son film.
1957 tarihli. Kral Shahdov ihtilalle devrildikten sonra New York’a gelir ama ülkesinden kaçırdığı mallar vekilince kaçırılınca sadık yardımcısı ile Züğürt Ağa ve Kahya gibi kalakalırlar:))ancak parasız kalınca show dünyasının vaad ettiklerine daha fazla kayıtsız kalamaz ve bir reklam yıldızı olur. bu bölümde daha sonra The Truman Show’da kullanılacak diyalog arasına reklam alma ve Lost in Translation’da Bill Murray’in viski reklamına esin kaynağı olan sahne gibi hoşluklar mevcuttur.
filmin ikinci kısmında ise Chaplin’in oğlu Michael Chaplin de oynuyor. Chaplin’in komünist kovuşturması dönemine uzun uzun eleştirdiği bu bölümde Dostoyevski’nin Budala’da idam sahnesini anlatışı gibi, Chaplin de Amerika’nın kendi gibiler üzerindeki baskısını çocuk üzerinden anlatıyor.
not: Charlie Chaplin'i felsefesiyle izleyin derim:))
şu an ne dinliyorum
31.05.2017 - 11:42saksı
31.05.2017 - 09:17Çiçek hapisanesi..
charles dickens
31.05.2017 - 00:08Memur bir babanın oğlu olarak 1812 yılında doğan Dickens'ın ilk yılları refah içinde geçse de babasının borçları yüzünden hapse girmesiyle sefaletle tanıştı. Henüz 11 yaşında iken bir boya fabrikasında çalışmak zorunda kaldı. 15 yaşında bir avukatın yanına giren genç Dickens, öğrenmeye meraklı olduğu için boş zamanlarında stenografi öğrendi. 1835 yılında Morning Chronicle gazetesine stenograf olarak girdi ve 1835’te “Boz” takma adıyla Boz’un Karalamaları başlığında notlar yayımlamaya başladı.
1837'de ise esas onu ünlendirecek olan Bay Pikvik'in Serüvenleri adlı kitabını yayımladı.
Bana Bir Şarkı Söyle
30.05.2017 - 23:22serbest kürsü
30.05.2017 - 18:31Hayat, insanın cesaretine göre büyür yada küçülür..:))
Birine Seslenin
30.05.2017 - 13:46içimden dedim ki
30.05.2017 - 11:43Kendime kurduğum tuzak.. ne kadar da ustaca yaklaşmaktasın..
şefkat
29.05.2017 - 21:07İnsan zeka karşısında eğilir; ama şefkat karşısında diz çöker.
VOLTAIRE
taze mezar
29.05.2017 - 20:44Merhaba tanışalım mı?
merhametli davranmak
29.05.2017 - 20:24Başkalarına acımakla başlayan bu tehlikeli duygu, her zaman kendimize acımakla son buluyor.
Oğuz Atay
gönlü kırılmak
29.05.2017 - 19:57Kırıldıkça değişirsin,
değiştikçe güçlenirsin,
güçlendikçe umursamazsın,
onlara teşekkür et..
La Erdi
robert de niro
29.05.2017 - 16:35Robert De Niro deyince aklıma gelen;
*Baba II (1974) Baba II, serrinin ikinci filmidir. Filmin senaryosu Mario Puzo ve Francis Ford Coppola ikilisi tarafından kaleme alınmıştı. 6 dalda Oscar ödülü kazanmıştır..
*Bir Zamanlar Amerika (1984) Bir Zamanlar Amerika, 1984 yılında, Sergio Leone tarafından yönetilen İtalya-ABD ortak yapımı filmdir. Film ayrıca Sergio Leone'nin yönettiği son film olma özelliğini de taşımaktadır. 1984 yapımı filmde Robert de Niro karşımıza David 'Noodles' Aaronson rolüyle çıkmaktadır. Ayrıca film İMDb'den 8.5 gibi hatrı sayılır bir puan almıştır..film 4 saattir ama değer :)
*Sıkı Dostlar (1990) Goodfellas yani Türkçe'ye çevrilmiş ismiyle Sıkı Dostlar, 1990 yılında çekilen, Martin Scorsese'nin yönettiği, Nicholas Pileggi'nin Wiseguy adlı kitabından uyarlanmış, Henry Hill adında bir gangsterin gerçek hikâyesini anlatan filmdir. Robert De Niro'nun Jimmy Conway karakterini canlandırdığı film İMDb'den 8.7 puan almıştır.
*Onurlu Bir Adam (2000) Robert De Niro orijinal adı Men of Honer filminde Chief Leslie W. 'Billy' Sunday rolüyle karşımıza çıkmaktadır. 2000 yılında vizyona giren film İMDb'de 8.3'lük bir puanla taçlandırılmıştır.
*Kızgın Boğa (1980) Kızgın Boğa, orijinal adıyla Raging Bull 1980 yapımı filmdir. Yönetmenliğini Martin Scorsese'nin yaptığı film, Boksör Jake La Motta'nın hayatını anlatan Raging Bull: My Story'den uyarlanmıştır. Robert De Niro filmde Jake La Motta rolünü canlandırmıştır. Filmin İMDb puanı ise 8.6.
*
şu an ne dinliyorum
26.05.2017 - 00:30Sonra dedim ki
14.04.2017 - 09:06taşların ruhuna yaslanıp,bekle seni..
Sonra dedim ki
11.04.2017 - 17:44Yetmiyor bu nefes..
Toplam 1414 mesaj bulundu