Bakarken uzun uzun ağaçlara şöyle,
O sırtımdan vuran dal da Bükülmüş.
Anladım ve dedim ki çekinme söyle?
Meğer bütün yapraklar Dökülmüş..
Gelen bahar ile sıra sıra ağaçlar,
Ey kutlu şehrin fetih nişanesi!
Ne çileler çektin tarih şahit..
Doldu Gönüller’in neşe hanesi,
İstanbul için tektin tarih şahit..
Atam fethederek ulaştı ünvanına,
Mert direnir namert kaçar,
Yiğitlik bitti tükendi mi sandın..
Mevlam bir kapı kapar binini açar,
Sabır isyanla yıkandı mı sandın..
Gönül gönülsüzü çelemez,
Yaşam sürmek için dünyaya,
Dünyaya gelmek için bir anaya,
Muhtacız, bu yüzden Mecburuz..
O Ananın yemeğine, merhametine,
Allah bereket vermezse nimetine,
25.Kareye karşı 54.Karemiz ile,
Müslümanız Müslümanca bakmalıyız!
Bu sebepten ne din kaldı ne aile,
İblis’in dostlarına tokatı çakmalıyız!
Müslüman okumalı, bilmeli, doğruyu görmeli,
İnsanlık doğduğu günden itibaren benliğini arar,
Bizim yıllardan beridir dinimiz, töremiz var,
Eğer ki tarihine güç katmazsan neye yarar,
Benliğini bil! Müslüman Türk’sün,
Sen değil başkaları Senden ürksün!
Soruyorsanız kitabımız veriyor cevabı,
“Kibarca konuş.” Konuşacaksan.. (Bakara 83)
Hele düşünüyorsan günahı sevabı,
“Gerçeği konuş.” Konuşacaksan.. (Al-i İmran 17)
Hakkı konuşmayı Yaratandan dileyerek,
Konuşurum boşu boşuna,
Bu kadar kelamı neyleyim?
Çenemin gitmese de hoşuna,
Bilmem ki neden böyleyim?
Dilim her bulduğunu söyledikçe,
Sen sen olduktan sonra,
Doğurmaya ne gerek var..
Konuşman solduktan sonra,
Çağırmaya ne gerek var..
İnsan görüşünü başlar savunmaya,
Evet şöyle bir söze gireyim,
Ne oldu bize ne oldu beyler?
Madem kimse sormadı sorayım,
Ruhunuz mu kayboldu beyler?
Hani biz çizendik yazandık,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!