İçin içimde üşüyor,
Sensizlik değiyor tenime.
Umurumda mı sanıyorsun zamansızlığı?
Ağır yaralarını saklamaya çalışırken yürek.
Geldiğin zamanlara,
son kez bırakıyorum bakışlarımı,
Unutma!
Geçer,
Her şey unutulur zamanla.
Ne kaldı ki elimizde düne ait olan,
Duyduğun hasretin kokusudur yazdıklarım.
Masalmış sana bütün anlatılanlar.
Gece yaralı aslan gibi çöker,
Vurgun yemiş yüreğimin koyağına,
Bakışımda,
Buram buram vurgun tütmektedir,
Denizin eteğinde yorgun şarkılar,
Gözlerim yağmurlarını saklasa da,
Çaresiz perişanım, acının ocağında,
Bir dostum yok mu, bana elin uzatsın,
Işığım olsun güne, töre karanlığında,
Elimden tutsun beni, cehennemden kurtarsın.
Can yangın canlar üzgün, gülüşüm kora düştü,
YAŞASIN OKULUMUZ
XXXX yazıyoruz,
Bir mesaj atıyoruz.
Aydınlık yarınlar için,
Geleceğimize, bir tuğla da
Gölgesi soyulmuş öksüz yalnızlıktı gidişin,
Yağmur yüklü bulutların toprağa koşması,
Darp edilmesi, ıssız köşelerde kimliksiz yanımın,
Gittiğim yolların,
Koşarcasına kirpiğe asılı yağmurların infazına çıkması.
Kimse acılarıyla bilemez yaşamın kör yanını,
Kaç muştu vurmuştur felek heves düşen açlığımıza,
Ve, kimse bilemez siyah nerde pusulanır geceye,
Gözünden düşecek o gülüşü şımartacak öğün,
Elindeki acemiyi ustaya çıkartacak ağulu sözlere saklanmışsa,
Zaman resimlere eğirir acının perdesini,
İşte bir tek bunu yapmayacaksın!
Can yakmayacaksın yangın yeri gözlerinle.
Unutmayacaksın, hep aklında olacak!
Güneşe sevdalanınca erir buz dağları.
Kırık dökük sevdalı Yusuf'lar toplarsın!
Her gülüşün ardından gamzelerinde.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!