Bu dünyada kalmadı, ''şirin'' dilberde,
Aşk eziyet çeker, çatallaşan dillerde,
Bülbülü gören var mı?, Gonca güllerde,
Seviyoruz diyoruz ya! ..Tam bir düzmece..!
Sevgiler özgür değil, metrelerce yularlı,
Değirmene su taşırım, delik kovalar ile,
Onca çaba gayret, beyhude iş nafile,
Nöbet yazmışlar bana, toprak altına,
Giderken bıraktım, ne varsa ardıma,
Dev olsan ne yazar, mezar ev kefen döşek,
Senden kuvvetli, küçücük sandığın böcek,
Biri diğerini beğenmez, bakmaz yediği halta,
Yontulmaya gelmezse kütük, ne eylesin balta,
Böyle değersiz, adi mahlukları koyup alt alta,
Eğitemezsin hocam, Vicdan yoksa eğer..!
Ahlakı olmayanın, Dini İmanı olmaz,
Bulut, yağmura küs, dönmüyorsa yüzünü...
..........Toprak tohuma kırgın, vermiyorsa özünü....
Gönlünde ''SEVDA'' sönük,bırakmıyorsa közünü...
İstemem ''AŞK'ı eksik kalsın...!
Nurundan; ateşler sönerken, ufuklar tutuştu,
Yıldızlar ışık saçıyor, ışıl ışıl parlıyor kainat,
Rahmetin cismani nuru, beşeriyetle buluştu,
Bu gece o gece, yeryüzünü sarsıyor hakikat..!
Bayram var bu gece, alem içine doğdu alem,
İstedik babasından, verdiler kızı,
Söz nişan derken, arttırıp hızı,
Nikah masasına, oturttular bizi,
Ağzımız kulaklara, varıyor şimdi..!
Altındı çeyrekti, paraydı derken,
Karanlık sokaklar, yağmur oluk oluk,
Zaman renksiz, tüm resimler soluk,
Ruhlar kaygılı, bedenler donuk,
Esir edilmiş hayatlar, nefretin gölgesine..!
İki ayrı mekan, hayatlar yazı tura,
Arsinin yollarıni, dağları meşesini,
Aklıma getiririm, hey gidi eski zamanlar,
Funduk ayında milletin neşesini,
Aklıma getiririm, hey gidi eski zamanlar..!
Toprak yollarını, gogolak patikalarını,
Eski günler demişken, ilk okul çağlarumuz,
Dergi parası yüzünden, okuyamadı çoklarumuz,
Ama yineda var olurdi hep, yokluktan yoklarumuz
Aklıma getiririm, hey gidi eski zamanlar..!
Evumuz konak idi, olmasa da paramız,
O evin, küçük kapısı var,
San ki, biri içeri giriyor,
Oysa ki, bomboş civar,
Beynimi bir şeyler mi? Yiyor..!
Sallanıyor topal masa,
her şiirinizi beğenerek ve merakım törpülenerek okudum tebrik ederim yüreğinize sağlık.