Sapıkların tarihi, tarihin sapıkları,
Kırılıyor, kırılacak, ''dış'' kabukları,
Herkes hakkını, noksansız elbet alacak,
En çokta ''zulmün'', şapkasız mazlumları..!
Ne düşmüş payıma, ben bilemedim,
Dert ettim ağladım, "ah" diyemedim,
Kaldım bir köşede, hiç gülemedim,
Hayatı hep başa, sarar dururum..!
Güller açsa içimde, dikeni batar,
Kar beyaz, kefen beyaz, üzerine yorgan yiğit,
Savaş soğuk, hava soğuk, boynuna urgan yiğit,
Bayrak kırmızı, kan kırmızı, tarihe tuğran yiğit,
Buzu eritti de şanın, sineme ateş düşürdü yiğit..!
Boynuz kulağı geçmeli, bir karışta,
Geçmezse ne yarar, ''usta'' bu yarışta,
Çırak olacaksan, biraz uğraş da,
Emeğe saygın olsun, konma hazıra..!
Temennim odur ki, feyiz alasın,
Yıktın hayalimi, zincire vurdun,
Ben seni severken, ellerin oldun,
Sen kendine oyuncak, benimi buldun,
Saçımda ak varsa, sebebi sensin..!
Seninle gecem, senle gündüzüm,
Nice dostluklar satıldı, dünya pazarında,
Yok olup gitti insanlık, paranın nazarında,
Menfaatli kesilenelr, yatar şimdi mezarında,
Sebep ne, mezardansa bu hayatı tercihe?
Para açmış her kapıyı, anahtar ne gerek,
Belli ki ; çok çektin, sende nazından,
Bir kere olsun be!. Söyleseydin en azından,
Yine ismim, tam çıkacakken ağzından,
Dudağını ısırıp, ağlamışsın, sebep ne?
Hangi hüzünün tarlasını, sürer bu yürek,
Hakikate ihanet, sayılırken nimetten,
Putlara kurban edilir, acımasızca nesiller,
Bahseder lisanlar, ''İmansız'' hürriyetten..!
Alçaldıkça alçalır, özgürlükçü sefiller..!
Rütbem binbaşı! ..., Al bayrağın sancaktarı,
Şehadetim aziz vatanın, ''imandan'' anahtarı,
Şükür ki; öne eğdirmeden ''vakur'' başları,
Beş nisan iki bin on altıda, ayrıldım aranızdan..!
Toprağım bana döşek oldu, bayrağım örtü,
Trabzon Maçka'da hainlerce şehit edilen 15 yaşındaki Eren Bülbül'ün anısına;
Ağustosun on biri leş kargaları üşüştü
On beş yaşında BÜLBÜLER toprağa düştü
Şehadet yüzündeki tebessüm ve gülüştü
her şiirinizi beğenerek ve merakım törpülenerek okudum tebrik ederim yüreğinize sağlık.