Makbulsüz ikbâlin hükümrânıdır
Gülzâr-ı aşkın baldıranıdır
Bülbüle belâsın bulduranıdır
Gever etme hâra, yazıktır suya
Meşrebi gereği, bozuktur maya
Hoşça kal ömrümün hüsnü ânı
Buraya kadarmış, gitme zamanı
Sen raksına devam et eyyâmın
Refikim dehrin, uşşak kemanı
Sen raksına devam et eyyâmın
Hangi gülüşüme eklesem, bölenim oluyorsun
Kaçtıkça benden büyüyor, yaklaştığımca ufalıyorsun
Dört köşenle çıkarıyorum, seni busenden
Geriye, hiçbir şey kalıyor senden
Sonra bölüyorum yeminlerine
Vefa kenarına en dik köşenden
Düşlerime kuşluk girersin anam
Yoluna uykumu kurban etmişim
Düşündüm, kıştasın,bir bahar sunam,
Duamı sırtına urban etmişim
Varam desem sana yol geçit vermez
ünelenmiş, kuru ekin
Bildim aklı bu aşk için
Zehir içre ettim çıkın
Sildim aklı bu aşk için
Ozan oldum hem bilgece(!)
az mı gidersin bilmem ki uz mu,
çıkıver lambadan masallarla gel
dolu mu olursun, yağmur mu, buz mu,
şimşek ol, bulut ol, kış ol, karla gel
ateş çoktan sarmış yakar bacayı
Medetsiz’in başı dimdik
Dingilide ak süt emdik
Hallo Dini öldü, gömdük
Üç gün sonra diri çıktı
Koyun sağdık çaldık maya
Bir ılımlı İslam kurmuş
Yavana bak şu yavana
Peygamber'le konuşurmuş
Civana bak şu civana
İrfanımız seçmez akı, karadan
Olimpos’a döndük, geçtik Hira’dan
Habibin aşkına hizb’i aradan
Rahm eyle lütfunla çıkar Allahım
Kaç mevsim Allahım, kaç bahar, kaç güz
Boşalır gözümden bir deli ırmak
Vecd ile yoluna akar Allahım
Menzile erişmek, huzura varmak
Eritir mermeri, yakar Allahım
Toprağım rahmınla arınır yunur
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!