Zembereği zedeli, toprak kokan adamlar
Taş döşeli avluda, celladını gıdıklar
Rahmına râm olurken, hesabını önceler
Aksini suya çizer, sessizliği heceler
Gözyaşı olunca saklarsın hemi
"Ok atar" hunharca hıstamı Cela
Düşümde gördüydüm bugün Adem'i
De hele o bibim hasta mı Cela
Üç tabut kaldırdın, aynı haneden
üstüne üstüne gelir ya, gece
anlamsız bir serinlik, iliklerinde sadece
ayla ayla kıvranır hani bir kenarda
bir kadına ağlar gibi ay, gizlice
izzetini yitirmiş felek, dudağında baldıran
Ona koşar, guzlacısı,gebesi
Koca köyün diplomasız ebesi
Topal Ümüş, on parmakta on hüner
Yaratan'ın Söğütlü'ye hibesi
Beş vakti de noksansızdır camide
Potpotuda Çıtılların Latif'i
Bir beni var bandırmanın hetifi
Köfte Memmet zahra toplar harmanda
Üç katına, kışın bozar istifi
Sıkılırsan Gıymacı'dan laf öğren
Yeni duydum baraj yapmış hökümet
Gandıl aşşaa bir ganime göl olmuş
Havalar'da bir evlek yer ganimet
Mahkemede miras malı böl olmuş
Gabarcığı çıra gimi yanardı
Beş altı kişiye gerdirip bezi
Dut dalına çıkıp çırpasın şimdi
Bilmezsin evladım gozu, cevizi
Sırıkla toplardık, körpesin şimdi
Dağlar da üşür mü dedim yok dedi
"Urbası Hak'tandır çıplak değildir"
Ya Hak nedir dedim, bir gülümsedi
"O terzidir desem dâd-ı Hak değildir"
Üfleyip içenler zemzemi, suyu
Kazmadı mı gardaş, Yusuf'a kuyu
Gözlerim kavuşmaz attım uykuyu
Yastığa küsmüşüm rüya bilmezem
Mazluma değmesin tokadım fiskem
El ele güneşin battığı yerde
Yarenlik edelim düşüme gir de
Sen alev ol ben kül olayım
Hasrete alışmak, varsa kaderde
Sevda odur ki sığmaz izana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!