Hani nerde kaldı; Zelliceyi sevenler!..
O Köyde doğup, oynayıp da gülenler
Köy benim diyen, ekmeğini yiyenler
Hani nerde kaldı; Zelliceyi sevenler!..
Zellice için, çalışıp çırpınıp duranlar
Zemzem Suyu Cennetten gelen, İlahi bir pınardır
Dünyada insanlığa sunulmuş, çok özel bir baldır
Bu su sadece; Şehri Mekke’yi Mükerremede vardır
Zemzem Suyu Bizlere; Verilmiş İlahi Bir Sudur!..
Zemzem Suyu yeryüzünde, kuruyacak en son sudur
Kayıp ettim canım; Ziya Dayımı
Şaşırdım kaldım, gün ile ayımı
Peş peşe sıra ile gelince, ölümler
Artık tutturamıyorum, inan ki sayımı
Ziya Dayım çok sevdiğim, canlar canı
Hatıralarım canlanır ziyaretin döşünde
Bazan hayellerimde bazen düşümde
Sabah uyandığımda kuşlar ötüşende
Hatıralarım canlanır ziyaretin döşünde
Bazen tepeyi çıkışında bazen inişinde
Size tarif edeyim; Bayan Zümriye’yi
Hayatta hiç mutlu olup, gülmeyeni
Sevgi nedir, ne değildir, bilmeyeni
Size tarif ediyorum; Bayan Zümriye’yi
Zümriye’nin, kısa bir evlilik molası oldu
Medyada birisi yazmış, ben kimim?
Kimin zürriyeti, kimin kızıyım?
He öyle yaz da baban bulunsun,
Anasız babasız dünyada çok.
Senin suçun yok, günahın yok.
Dün resmini, gördüm sahilde
Sanki uyuyordu, yavrucak sahilde
Meğersem, sular vurmuş karaya
İçimi yaktın; Suriyeli Çocuk!
Binlerce insan, katledildi hepsi acı!
Seni sordum, ehli beyit ocağında
Seni aradım çöllerde, uhut dağında
Medine’nin o güzel hurma bağında
Sana çok ihtiyacımız var; Ey Nebi!
Sana o kadar muhtacız bir bilsen; Ey Nebi!
İnsan yalnız doğar, toplu yaşar amma!
Hep böyle, toplu yaşayacağını sanma!
Aile on sekizinde, yalnız bırakır evladını
Evlat döner aramaz, Anne, Baba efradını
Irak üç'e mi bölünüyor?
İşin sonu öyle görünüyor
Keryy; Bağdat’ta ne arıyor
Irak üç'e mi bölünüyor?
Yıllarca sürdü, kanlı ölümler
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!