Onur BİLGE
Günlerin en kısa, gecelerin en uzun olduğu zamanlarda doğmuş; gecelerin en kısa, gündüzlerin en uzun olduğu zamanlarda aramızdan ayrılmış. Aralığın yirmisinde doğmuş, haziranın yirmisinde ölmüş. 1917 ile 1997 yılları arasında sürekli hareket halinde yaşanan, şiirlerle süslenen, Tokat’ta başlayıp, Ankara’da biten, dolu dolu bir hayat…
Sanayi Devrimi sonrası… Makineleşme devri… Atlardan eşeklerden, kağnılardan arabalardan motorlu taşıtlara geçiş dönemi… O zamanın insanlarına nazaran daha fazla seyahat etmek zorunda kaldığı için olsa gerek, yollardan çok etkilenmiş. Şiirlerinde yollardan, yolculuklardan, taşıtlardan sıkça bahsediyor. En çok da yük taşıyan araçlardan… Kağnılardan, kamyonlardan, trenlerden, gemilerden… Bildiğim kadarıyla, onun kadar taşıtlardan bahseden, başka bir şair yok! Asıl mesleği şoförlük olan bir şair dahi onun kadar yollardan sokaklardan, caddelerden; sürekli bir yerlere gitmekten gelmekten söz etmemiştir. Şiirlerinde de seyahat etmekte veya bu arzuyla yanmakta… Caddeler, sokaklar, yollar… Havadan, karadan, denizden gidiş gelişler… Yolculuklar, yolculuklar… Hep ayrılıklar, uzak ve mahrum kalmalar ve hep uzaklarda, özlenmekte olan kişiler… Ulaşılmak istenen birileri, imkânsızlıklar…
Hayatın gerisinde kalanları hatırlayışlar, hasret kalınanlara yapılan çağrılar, ulaşılamayanlara gidiş tasarıları, kavuşmalara dair hayaller, hemen hemen hepsi sevilenlere yazılan şiirler… Maceraperest bir ruh… Aşk için her şeyi göze alabilen bir genç… Sevgiliye yakın olabilmek için parasız pulsuz yollara düşen, trenle ta İzmir’e giden, eza cefa çekme pahasına orada bir süre kalan, kopamayan…
..
AŞIK ÖMER GEZLEVİLİDİR
Aydınlı Aşiretine mensup Aşık Ömer, bu gün yani 2007 yılı durumuna göre Konya İli Hadim İlçesi,Gezlevi Beldesi doğumludur. Aydın ili ifadesi Aydınlı aşiretinin yaşadığı Toros yamaç ve yaylalarıdır. Aşık Ömer zamanında bu günkü Aydın şehri Güzelcehisar olarak adlandırılşmaktaydı.Ayrıca Aydın ili diye bir siyasi yapılanma yoktu.
..
İBRAHİM GENEŞ GÖRME ENGELLİLER SPOR KULÜBÜ için ANTOLOJİ KİTABI:
Değerli Arkadaşlar
Daha önceki yıllarda Hazırladığımız ve birebir sorumluluğunu üstlendiğim Antoloji Kitabı çalışmalarından bahsetmek istemiyorum. Bizi tanıyan Gönül dostları Neler başardığımızı ve daha neler başarabileceğimizi gayet iyi biliyorlar.
..
BARAK BOYU
Barak Boyunun Anayurdu:
Nuh Peygamberin oğlu Yasef, babasının emri ile Cudi Dağına gidip İt-İl(it eli, Atilla at-eli demektir) ve yayık suyunun yakasına vardı. İki yüz elli yıl orada yaşadıktan sonra öldü. Yasefin Türk, Hazar, Saklap(saka-iskit) , Rus, Ming, Çin, Kimeri(Sümer) ve Tarih(Taruh, Tarekh) isminde sekiz çocuğu vardı. Türkün oğlu Barshan söz konusu İt-İl-Yayık bölgesine yerleşti. Barshandan türeyen Baraklar ve Subarlar(Sigur, Sabir, Suvar, Sümer) ın yurdu İt-İl -Volga(nehri) civarı oldu. Bu yerleşim bölgesine Barakların totemine atfen At-İl- İt-İl(At éli, İt éli) denildiğini tahmin etmekteyiz. Oğuz Destanında Oğuzla Kıl Barak arasında geçen savaşın aynı bölgede oluşu dikkat çekicidir. (Gaziantep Yöresinde Barak Boyu. Yrd. Dç. Dr. Mehmet ali YILDIRIM ve Nuh YILDIRIM. Sf.11-12)
Saka Türklerinin Livi(LiGURlar, Lurlar, Litvanyalılar) boyunun bir kolu, Barakların da içinde yer aldığı Karluklardır. Karlukları; Pamir Sakaları, Sagay Türkleri, Kırgızların Sayak Boyu, Yakutlar(Sakalar) oluşturmuştur. ((Sadi Bayram. Kaynaklara Göre Güneydoğu Anadolu Proto-Türk İzleri. Sf.67)) (Barak Boyu) .
Barak Devleti:
..
BİR FATİHA OKUYUN
Yüzün kıbleye dön bu sese ses ver
Yaratan aşkıyla kurtuluşa er
Şevki Kayaturan görürse ne der
Gelin dostlar bir Fatiha okuyun
..
Âşıklar yatağı, yiğitler yurdu
Şanlı bayrağımda aldır Sivas’ım! ...
En çetin zamanda her dem dik durdu
Petekten süzülen baldır Sivas’ım! ...
Yiğit harman olur Sivas ilinde
Pir Sultan ses verir sazın telinde
..
çizgi değil bunlar alnımın çocukları
mevsimini sağaltan aşırılıklar
bakışın hüzünlerin vergisi midir
adam
kısaca esmer sivas gibi yaşıyor
adını son defa değiştirmiştir
..
Sana uymaz acı çekmek,
Dön gel geri Remzi abi.
Bize yeter soğan ekmek,
Dön gel geri Remzi abi.
Anam hep saçları yoldu,
Sarardı gül rengi soldu.
..
Fazilet timsali, elleri öpülesi kadın,
Peygamber sevgisi aşıla çocuğuna,
Dokuz ay çektiklerini unutma sakın,
Sonra pişman olma doğurduğuna.
Dinini irfanını öğretirsen çocuğuna,
Mutlu olur, iftihar edersin onunla,
..
MUHSİN BEY (SON DÜZELİLMİŞ HALİ)
Bu gün yarin diye ümit bağladık,
Gece gündüz dua ile ağladık,
Senin acın ile yürek dağladık,
Uyusak rüya da yüzün Muhsin bey.
..
-0001-Türk Perisi-5013-
Biliyormusun...
Türk Perisi....
Danişment Gazi Sefere başlamış..
Sivas.Tokat.Niksar.Amasya Kayseri...
..
Hayal hep benimki,
Boş ama, çok tatlı,
Şöyle bir evim olsa,
Beş, on yirmi katlı,
Odadan odaya gezdirsem,
Seni sevdiğimi, sana,
O güzel gözlerine sezdirsem.
..
'Yazılmasın bir İstiklal Maşı daha'
Diye dua etmişsin Akif'im Allah'a,
Yemin ettik tüm milletçe,vallaha
Yazdığın marş yüreklerden kazılmayacak,
Bir İstiklal marşı daha yazılmayacak.
Bölemedi dış güçler bizi,bölemedi
..
namertlerin meydanıydı sivas
35 gülümü yakmak için
binlerce kan emici ordaydı
güllerimin neydi suçu
türkü söylemek mi,şiir yazmak mı
kiminin sazı,kiminin kalemiydi kılıcı
zalimler gibi kanla beslenmiyorlardı ama
..
Ömür sazı dinliyi
Yar dinliyi dinliyi
Zaman geçmek bilmiyor
Yar görmeyi görmeyi
Narin narin elleri
Yar ne güzel dilleri
..
Bir kelebek olsan uçsan gönül bahçem de
Aşk çiçeğim olsan açsan gönül bahçem de
Gül gibi, nergis gibi büyüyüp öbeğin de
En güzel kokuları, saçsan gönül bahçem de
Ağzım da dilim olsan söylesen aşkımızı
..
Arzı gülle diyerek sürsem namluya
Hacet var mı nedenini sormaya
İnsanlıktan eser olmayan zorbaya
Haddini bildirmeye ahdim var
Güneş doğduğunda dağ başından
Ne mücahitler var ki utanırsın yaşından
..
Sende kendini sevdalı mı sandın
Bir tebessüme, bir söze mi kandın
Ateşler içinde piştin de
Şefaatten yoksun küle mi yandın
Öl de, ölmeye varız
Aş de, dağlardan aşarız
..
Ben vatanından uzak diyarlarda
Yavru bir kartalım
Kanadım burkuk,
Uçmaya takatim yok
Zaten kanadımda yok
Hayallerimle avunur
Hasretimle kavrulurum
..
Adı nurum yüzü nurlum
Çok beğeniliyor seviliyor
SİVAS lım benim gururum
MALATYA gelinimiz
Seninle gururlanmakta haksızmıyım
Seni çok sevmekte haksızmıyım
Ağzımız dilimiz gönül
..