Doğduğum büyüdüğüm topraklara benzerim.
Bazen Trabzon olurum bazen Rize bazen Arhavi.
Velhasıl Karadenizim asi, yeşil,mavi.........
Mavi deryalar yanında hiç kalır
Uçan beyaz kelebekler zevk alır
Gönlüm sende iken nasıl uslanır
Ey yedi veren siyah gözlü kraliçem
Mevsim mevsim bakışların bir başka
Dün gece kalbimi sende bıraktım
Bedenim avare dolanıyorum
Manzaram gökyüzün yıldızlar yaktım
Bir tahta masada uzanıyorum
Günlerce düşündüm aylarca tarttım
Munzur Keşiş dağlarının ortasında bir şehir
Bu şehrin güzeline vurulmuşum vallahi
Uzun siyah dalga dalga saçları
Kara kara gözleri,kara kara kaşları
Kilim dokur,bakır döver insanı
Can tende canı arar
Canı tene canan sarar
Son çırpınış neye yarar
Çırılçıplak gidiyorum
Döner dünya horluğa
Bir yüzü kara,
Diğer yüzü çizgili
Gerisi dedikodu.
Gün güzel,
Gün aydınlık,
Gün hoşgörü zamanı.
Akşamları eve erken gelsem
Kapıyı çalmadan açsan
Elimde bir goncagül sana
Oturup dinlensek biraz
Öpüşsek.
İstanbul'da biri var
Yüreğinden bir parça sende olan
Sen,
Belli değil nerdesin.
Yapayalnız kalmışken Emirgan'da
Boğaza karşı yalnızlığım.
Bir sabah, selamlayacak pencerenden
Gözü yumuk,çapaklı
Bir gül ağacı dökülecek saçlarına
Kıpkırmızı,ağlamaklı
Ve
Gökyüzü ıslanacak
Yüzüm sabah şafakları gibi kızaracak
Dudaklarım Erzincan üzümü gibi kararacak
Mevsim sonbahar,
Sarı yapraklar, yeşi,l
Mavi renkler gibi hoş
Günahkar insan gibi çirkef.
Bir elmanın dörtte biri sen ve ben
Diğer üçü sevgi,umut,mutluluk
Paylaşmanın en güzeli aşk için
Dünya fani fakat uzun yolculuk
Kimi zaman bir şarkının nağmesi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!