Gül yüzünden bülbül gibi dilimde
Bu ne ahdır bu ne figan bu ne zar
Aşkınla iradem değil elimde
Bu ne ahdır bu ne figan bu ne zar
Rahmetile toprak ıslanır kurur
Güreş meydanında boşa dolanın
Alta giden hasmın merdan olursa
Başına başkası değmiş olanın
Bilir alametin irfan olursa
Kız doğarsa başı olur dışarı
Haçan validemi rüyada görsem
Kan ağlar gözleri yaşlı görünür
Bize edenlerin defterin dürsem
Ejder olmuş yedi başlı görünür
Haktan bulsun bize eden muzular
Hak bilir yastığa başım koymadım
Uyku gelip gözüm süzülmeyince
Saz-ı mecaziden elim yunmadım
Marifetin sazı düzülmeyince
Vacibü'l-vücudun bil mutlaklığın
Hak bir kula açsa bir bab-ı kerem
Hak açtığı gülde kapar bulunmaz
Kısmet kapısını bulur lacerem
Kısmette yolundan sapar bulunmaz
Anlar zevk alır çiçek özünden
Hak cemalinden alınmış
Güzelliğin sermayesi
Güzel sevmekten çalınmış
Aşkın muhabbet mayesi
Muhabbeti bil ne iştir
Hakk'a canım kurbanlığı sezadır
Muhabbetin yaylasında yayındı
Ruhu'l Kudüs sundu cam-ı mualla
Nefha-i dehani vahdet sayıldı
Kadir u kayyum hayy u lem-yezel
Hak nur-u zatından bize hidayet
Eyleyip bildirmiş aktan karadan
Kulu kuldan sual etmek ne hacet
Yarattığı kulu bilir Yaradan
Her kuşun elbette vardır yuvası
Hak yoluna benim gidişime bak
Ehl-i tarik olan bu çalım gider
Benim anda olan gidişime bak
O da benim gibi bu çalım gider
Ezelden bu aşka böyle giderdim
Şu fani dünyaya geldim geleli
Kırıldı kanadım gülmedim felek
İyiler alemden göçtü göçeli
Adalete vicdan girmedi felek
Hak bilip de din aşkına duranlar




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!