Eski libas gibi aşığın gönlü
Söküldükten geri dikilmez imiş
Ne kadar olsa da gerdanı benli
Her güzelin kahrı çekilmez imiş
Bülbül eder daldan bir dala sekiş
Emr-i Hakla gelmeseydin cihana
Uğramazdın böyle seyrana yahü
Rabbini bilmezdin nefsin bilmesen
Aşk olsun böyle bir irfana yahü
Saz-ı irfanını düzüp çal heman
Evvel nur-u kudret kandilde iken
Şefaat-i Mustafa'ya verdiler
Ervahlar karınca şeklinde iken
Şeriatı ulemaya verdiler
Hissedar ol bu hikmet-i Çalab'tan
Ey adımı Mecnun andıran Leyla
Gam yemezdim olsa senin idrakin
Etmem nefsim için ah u vaveyla
Çekmem kasavetin bir avuç hâkin
Halk iki kısımdır erkek dişidir
Ey Allah'tan korkmaz hercai dilber
Yeter saldın kıra bayıra beni
Bu çektiğim aşkı sevdayı dilber
Bilirken yayarsın çayıra beni
Aşkı sevdalığım ekmeğim aşım
Ey bir kez düşmeyi görmeyen düşte
Gör ki yahşi halin ne yaman gelir
Bülbülün elbette hayalde düşte
Hatırına zevk-ı gülistan gelir
Farz sünnet amma ki helal kisb ü kâr
Ey dilber aşkına düştüm düşeli
Başta aklım elde iradetim yok
Gece gündüz oldum ben endişeli
Derd ü gamdan gayrı ticaretim yok
Rabbim seni seven gayra tapamaz
Ey enbaz-ı hüsn-i Yusuf-ı mümtaz
Seni güzellere server dediler
Bazılar leblerin rengi al kiraz
Bazılar yakut ahmer dediler
Küntü kenzi bunda mahfi nümayan
Ey gönül muradın ne ise söyle
Sıdk-ı hulus ile Hannan'a yalvar
Arsa-i erlerde ol kemer beste
İsm-i Husnalardan Mennan'a yalvar
Sen ol İlyas gibi uğra hayata
Ey güzel ateş-i aşkınla senin
Elverir yandığım nâre doğrusu
Gerçi düşkünüyüm o sîmin tenin
Amma kaşın gözün kara doğrusu
Top top olmuş siyah zülfün mar gibi




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!