Bu aşkı farz vacip sünnet ise de
Çekilecek sefil başta hal değil
Boyu fidan gibi servi ise de
Meramımca meyve verir dal değil
Hayal aldatamaz ehl-i irfanı
Bu aşkın esrarın şerh edem desem
Cevaba elkaba lisana sığmaz
Mahbuplar şahını methedem desem
Kitaba hesaba dehana sığmaz
Mahbubun aşkını ayan eylesem
Bu aşk-u sevdayı ben çeke çeke
Dönderdim tez solan güle ben beni
Ruz-ü şeb gözümden yaş döke döke
Verdim turna gibi sele ben beni
Kalmamış nasihat verir bir adem
Bu dünyaya gelen gider
Hakka gidip yerin bulur
Ölenler borcunu öder
Görelim sağlar ne olur
Alttan gelir yeşil başlı
Bilse bir divane idrakinde noksaniyyeti
Müsterih olmak ne mümkün kalb-i cismaniyyeti
Hazret-i Musa eğer el-ilmü indallah'dan
Olmasa gafil yapar mı kibr-i şeytaniyeti
Bin iki yüz altmış bire tarih basınca
Pek ziyade oldu siklet bu sene
Eski âdet bitip devir dönünce
Kalktı insanlardan şefkat bu sene
Koymuşum havana bu garip seri
Benim aşkım tecelli Tur kalbimdir benim Musa
Yedi azam Yed-i beyzasına nisbet yed-i beyza
Asa-yı Muciz-i Musa bir amma bende bi-gaye
Benim bu niyze-i şi'rim kırılmaz hiç asa asa
Ben tecessüs ettim ruh-ı meskûnu
Bulmadım meram-ı maksada vusul
Leyla irşad etmiş Hakka Mecnun'u
Bana da gösterir aşkım doğru yol
Kokusu tükenir konca solunca
Bilirken ölüm var bu halk-ı âlem
Gözleri dünyanın ihtişamında
Mevlaya malumdur feryat ü nalem
Evkat-ı hamsede subh ü samında
Müşkülüm halledin ehl-i zamirler
Bir erişmez menzil-i maksuda rahim var benim
Bir atılmaz yaye bağlı tir-i ahım var benim
Nokta döktüm cümle usturlab-ı aşkı yokladım
Lûtfu değmez kahrına baht-ı siyahım var benim
Düşman olmaz âşıka âlemde baht-ı şum gibi




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!