Bahçedeki erik ağacımızın altında
Bekliyorum seni.
Çayımızı demledim yanında en sevdiğin,
Cevizli kurabiyelerini de pişirdim.
Zincirlenmiş bizim ayaklarımız sıcak sevgimizle
Hayallerinin gücüne kuvvetine göre
Akmaz kokmaz bir hikayede
Kurusunu yaşını hesap etmiş
Şeytanın orduları av peşinde
Ahım şahım bir duruşu yok
Maksadım seni üzmek değil
Beni anlamaktan kaçma
Sevginle bezenmiş bir haldeyim
Sevgimle bezenmekten korkma
Rahat bir döşeğimiz yok
Refah içinde yüreğime konasın
Hiç bir fenalık dokunmadan canım
Rahatlıkla dolaşasın
Rekabetin olmazsa
Yarışında olmazdı canım
Böyle yaşanılmaz ki sol yanım
Cıvıl cıvıldır pırıl pırıldır kızıl güneşin ışığı
Buz mavisi gökyüzüyle derin gölün kıyısı
Saka kuşları kuşluk vakti
Serenatlarını sunuyorlar bulutların ıslığında
Dirliğimizi bozan dilsiz gelecek
Hiç bir emniyetimiz yoktu
Suçumuz neydi kime ne ettik
Aşkımız su gibi berrak ve duruydu
Sen sevdamızdan sürgün uzak
Doğruları söylemekten korkuyorsan
Acı ilacın şifasını göremezsin
Eğer herkese alkış tutuyorsan
Terbiyenin önemini bilemezsin
Kötü bir şeye teşekkür edilmez
Kapalı kapılar ardında
Yaşandı fırtınalar
Dört duvar arasında
Koptu kasırgalar
Arada mı kaldın çözemiyor musun?
Çözemezsin tabi, kim çözebilmiş ki?
Manası derinlerde
Dertleri veren Allah
Dermanını da veren Allah
Anlamak için irfan gerek
Elazığ" dan çıktım yola
Kar yağıyor lapa lapa
Ne garip bir çilem varmış
Gidem gakgoş diyarına
Harput dağın kalesine
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!