Kuşların nameleriyle kalktım bu sabah
içimde tarifsiz sonsuz bir huzur
keşkeleri attım,gitti hayatımdan
kimbilir belkide hikmet budur
Gerildim şöyle bir kendime geldim
Sevdanın burcu kokan
kokusunun koynundayken
bedenim savrulur
çaresizlik girdaplarına da....
dur diyemem
Çarpıyor kalbim korkuyla
ölesiye korkuyorum
o kadar büyük ki korkum
yaralı ceylan gibi titriyorum
Sarmalıyor beni nedenler
Gecede denize seyre daldım
sis kapladı birden etrafı
sonra üstüme geldi bulanıklığı
aldı benide içine,,,grisine
tutmaya çalıştım
ama başaramadım
Mahallenin en güzel kızıydı leyla...
Bütün delikanlılar aşıktı ona...
O ise yanardı kara yazgısına...
Geçtiği yerlerde mis gibi anber kokusu,
Savrulurdu altın sarısı saçları rüzgarda...
Masmavi gözlerinle deniz gibi bakardı leyla...
Küsmez seven kalpler
kırılır sadece
ufakta olsa can yakar
uyutmaz gecelerde...
Bir sese muhtaç kalır
Bir cami avlusunda ulu bir çınarın altında,
oturmuş yorgun ruhumla dua ediyorum ALLAH a...
Yaprakların arasından süzülürken güneş gönlüme,
sıcaklığı ısıttı beni biçare ömrüme...
Büyük bir aşkla dua ederken rabbime,
hoşgörüsüne sığınarak,birazda mahçup utanarak...
Ezdirmem kendimi sana
ezdirmem yıkılsamda
ayaklarıma
ellerime
kalbime
ruhuma
İstesem de sen den vaz geçemem
Ruhum ölür sensiz saatler de
Fütursuzca sarar benliğimi
Alır götürür bilinmezlere
Nafile incitanem sevmişim seni bir kere
Dağlarda gezerken ruhum
sevda pınarının önünde durdum
eğilip yansımama baktım bir an
içinde yok olup kayboldum
Beyaz güvercinin kanadına koydular beni
semiha hanım! dilinize,yüreğinize sağlık...devamını bekleriz...