Yokluktayım bu akşam
firarda çarpışan yüreğim
duvarlar üstüme geliyor
boğuluyorum bu akşam
Savruluyor ruhum
Yorgun hissediyorum kendimi
üzerimde bin yılın solgunluğu var
üçer beşer yaşıyorum günleri
gecede toprak olan bedenim yatar
Başımda kıyamet gülleri
Gecelerin koynun da
bir ses kulağım da
alıp götürüyor beni
masum olduğum
o güzel çocukluğuma
şimdi ise savruluyorum
Bir başka hüzün var
Bu akşam gözlerimde
Çaresizlik pusu kurmuş
Bekliyor beni gecede
Zamanlarımın yitikliğinde
Kaybolup giderken
Ağladım durdum senelerce
bir ümit bekledim gelir diye
karıştı gecem,gündüzüme
boşuna bekleme gelmez dediler
Ahlarım sonbahara karıştı
Kavruk hayat kokuyor artık
burnumda çürümüş yüreklerin acizliği
savurgan çiçekler gibi olmuş dünya
sevenleri ezip yok etmek istercesine
savaşı koymuş önümüze sınav gibi
Affedemiyorum seni üzgünüm
ne kadar istesemde olmuyor...
Acı sözler bıçakla yazılır gönüle
Kan aktımı unutulmuyor...
Geceye çalan gözlerim
Bir garip oldum
bu günlerde
gecelerde
faili meçhul
suçlu saatlerde....
diğer yanımı hissetmiyorum
Dün gece öptüm seni sessizce hiç kimse görmedi....
Bütün sevgimle,aşkımla öptüm delirircesine...
Yüreğimle bakmaya doyamadığım içinde kaybolduğum gözlerinden öptüm....
Dün gece seni öptüm....
Dün gece seni koklamaya doyamadığım gül kokan yanaklarından öptüm....
Az oturdum başucunda seyre daldım harika bir manzaraya hayran,hayran bakar gibi seyrettim seni....
Düşünüyormusun acaba
şimdi beni
düşünüyormusun
kısıtlıda olsa beraber
geçirdiğimiz kaçak saatleri
ellerini tutup sana incitanem
semiha hanım! dilinize,yüreğinize sağlık...devamını bekleriz...