Yaşananlarla vedalaşırken
Yorgun düşer gece
Zaman bir örtü gibi serilir.
Hüznün karanlığı
Maviye dönüşürken
Yol göründü
Biten bitirilen ne varsa
Toplayıp gideceksin birazdan
Ellerim dolu yüreğim gibi
Taşıyamadığım her şeyi dökeceğim
Yolun açık olsun güle güle derken
Uzaklarda Bir Çocuk
Dünya'ya açılırken gözleri
Duyduğu ilk şeydi top sesleri
Gece karasında kaybolmuş
Kirli
Geçti mi buralardan
Şöyle basma elbiseli
Yanakları
Tam ısırılacak elma şekeri gibi
Bir kız.
Zarif kar taneleri düşer gibi zamanın kucağına
En beyaz en parlak buzlara başkaldıran bir *Kardelen
Hercai bir mavi,hüzünlü bir sarı kimi zaman
Resmedildikçe çoğalıp kalplere dolan
Anlatılmaz bu güzellik yaşamayınca insan.
Hayata gülerek bakarken gözlerin
Yeni doğmaktaydı belki de
Ektiğin umut tarlasına güneşin.
Bilemedin
Bilemezdin
Yine bir gün dönümü
Dalından kopup solan bir yaprak
Ve yine bir sonbahar yaşıyor Ankara.
Bütün iyi yanlarını görmek istiyorum
Bu şehrin ve mevsimin
Sana tüm mutlulukları yaşatmak
Tüm güzellikleri vermek isterdim
Bir damla da olsa gözünde yaş
Gönlünde burukluk görmek istemem
İstemem ama elimde değil
Bazen bunca sevgiyi taşıyamıyor
Ay parçası gibisin
Hasretisin gönlümüzün
Mutlu olsunlar diye
En uzak yoldan geldin
Taptaze umutlarla
Bizleri mutlu ettin
aydınlık günlere
merhaba desin gözlerin.
yorgun bedene
gördüğün kötü düşlere
sakın aldırma.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!