Rabbime şükürlerim,
Zihnimde düşüncem,
Ciğerimde sızım,
Kalbimde acım,
Bedendeki ruhum,
Gelecekteki hayalim,
Köprü mü var;asi,fokurdayan akarsu üzerinde?
Basanda yarılır gövdesi,alır hemen beni altına.
Takatim olmadığından,gömer bedeni derin zemine.
Yok ümidim artık o yollarda,karşıya geç deme bana.
İçime içime yağardı önceleri karlar.
Buz gibiydi,ürperirdi ruhum ve bedenim.
Şimdi dışarıda lapa lapa kar beyaz .
Mutluluk yağıyor semadan ak mı ak.
Karaların üzerini kaplıyor hızlıca.
Yüzüm gülmüyor,kahkahamı kaybettim.
Gözlerim görmüyor,nurumu kaybettim.
Dizlerim tutmuyor,dermanımı kaybettim.
Kulaklarım duymuyor ,hatibimi kaybettim.
Ben bir cemaattim,imamımı kaybettim.
İlmimle hemhal olamıyorum,öğretmenimi kaybettim.
Ben üstüme tanımam terapi veren psikolog veya psikiyatrist.
Uzman olduğum bana gelenin randevu gününü bekliyememesi.
Belirlenen saatin dışına taşması ve zamanı unutması.
Hevesle ürünlerini sergilemesi,nefesle ömrünü renklendirmesi.
Şimdi kendime terapi veriyorum.
Masanın karşısında ben;makamda anılarım.
Derviş misali yollara düştüm.
Tozlu ve dumanlı sahralar geçtim.
Gidenlerin ardında değilim.
Kaybolan kendimi arıyorum.
Bulabilirsem ikna edeceğim.
Derdin nedir,diyeceğim.
Derviş misali yollara düştüm.
Tozlu ve dumanlı sahralar geçtim.
Gidenlerin ardında değilim.
Kaybolan kendimi arıyorum.
Bulabilirsem ikna edeceğim.
Derdin nedir ,diyeceğim.
Betonu çürümüş,çatısı delinmiş,tuğlaları dökülmüş,kolonları zayıf bir harabeydi.
Duvarlar pek nemli olabildiği kadar rutubet almış duvarlardan akıyordu kabarmış nem.
Zemine basan her adım,tabanın gıcırtısıyla tavandan dökülüyordu rafa kaldırılmış tozlar.
Yanından geçenler temkinli davranıyor şaşıyorlardı ayakta duruşuna.
Tehlike arz ediyordu artık,bu korkutan son demini yaşayan molaz yığını.
Karar çıktı kentsel dönüşüm,bulunmalı ehil bir müteahhit.
Mürekkebim damlatıyor ağrı,diziyor ilaçları.
İnleyen kalemim söyler misin bana,neyin var senin?
Geceler hekim olmuş sancına,harflerse doza çağrı.
Satırlar dile gelin,kesiliyor mu kronik ağrım?
Yâre yol alıyorum,kırdılar kolumu kanadımı.
Bürodan ayrıldım aradım bana verilen numarayı
Bekliyor olacağım yarın öğlene doğru sizi.
Zile bastım,açıldı kapı yavaş bir edayla.
Bakışlarıyla kalakaldı saniyelerce...
Başım önüme eğik,bekledim yol göstermesini.
Buyrunuz dedi.
Siz gibi Üstadlar bu güzel kelamları almak şiir kadar elzemdir.Her bir kelamıza tekrar tekrar teşekkür ederim efendim.
Şiir yazmak, şiirle haşir neşir olmak ne güzel
ilham periniz sizi hiç bırakmasın, umduğunuz dağlara kar yağmasın.
Pek değerli hocam,müteşekkir bıraktınız.
Her bir kelaminiza ayrı ayrı şükranlarımı arz ederim...