Selâm olsun Rasûlullâh ki hep anlattı Ma’bûd’u
Azîz Mevlâ seçip gönderdi ol Mahbûb u Mahmûd’u
Çağırmış aşka gelsin ins ü cin Rahmân’a kul olsun
Bu sevdâ vardırır Mevlâ’ya her mahlûk u mevcûdu
Son Nebî’dir Habîbullah, selâm olsun O’na
Hak Rasûlünden sebeb lûtfet meded yâ Rab bize
Va’d olan eşsiz yakınlık, has makâm olsun O’na
Hak Rasûlünden sebeb lûtfet meded yâ Rab bize
Hulku Mahmûd, Son Nebî Ahmed Muhammed Mustafâ
MEDHİNDE
Medhinde şiirler ne kadar âciz ü bîtab
Ey Elçi selâm nûruna pâk rûhuna bizden
Ey Târık u Sâkıb, sözü sâdık, yüzü mehtâb
Rahmetle gelen yâr, ne güzel sevgilisin sen
Bu hâlin ne gönlüm o cânâna meftûn musun?
Bu feryâd nedir lâle aşkıyla mecnûn musun?
Şirin lâle kalbimde parlar o pür-nûr yüzün
Şu İstanbul’um içre bir dürr-i meknûn musun?
Allah yolunda koşar, gamlanmaz şu cân için
Cennet’e koşar Mehmed, o yüce ihsân için
Fedâdır Hakk’a o er, bir ân bakmaz geriye
Ne ana baba için, ne mahzûn cânân için
İşve işve geldi baharla yâda menekşe
Neş'e, neş'e... Çünkü ermiş murâda menekşe
Çimende çeşit çeşit çiçekler gözlere gıdâ
Çeşni, çeşni kattı gel gör bu zâda menekşe
Mevlâ’ya dönmüştür kulların en güzelleri
Başları eğilmiş O’na açılmış elleri
Hakk’ın lûtfuyla yağmura döner ak bulutlar
Cennet kokuları getirir bahar yelleri
Erguvân eyler nazar kaynar muhabbet cezvesi
Şimdi sevdâdan ibâret şehr-i aşkın kahvesi
Gel gönül nûş eyleyip sevdâyı mesrûr ol bu dem
Keyfeder âşık bu seyrânın sürûrdur telvesi
Mübârektir sevinçtir yâr senin sevgin selâm olsun
Huzûrdur aşk u sevdâdır senin rengin selâm olsun
Muhabbet, merhametsin yâ habîballâh azîzsin sen
Denizdir şefkatin sonsuz geniş engin selâm olsun
Coşup taşsın da gönlüm, aşk u sevdâdan muhabbetten
Selâm kılsın Rasûlullâh’a, nûr olsun meveddetten
Selâm ey Hak Rasûl, ey son Nebî, mürsellerin tâcı
Ezelden sen muhakkak bir hidâyetsin meşîetten
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!